İşverene İş Başında Destek Projesi


İŞKUR Genel Müdürü Nusret Yazıcı, “İşverene İşbaşında Destek Projesi” ile işsizlerin işgücü piyasasına girişlerini kolaylaştıracaklarını belirtti.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in açıkladığı “İşverene İşbaşında Destek Projesi” ile ilgili açıklamlarda bulunan İŞKUR Genel Müdürü Nusret Yazıcı, artık en az iki çalışanı bulunan iş yerlerinin de iş başı eğitim programlarından yararlanabileceğini belirtirken, bu programdan yararlanan işyerlerinde alınacak olan işçinin ücretinin 6 aylık kısmının tamamen İŞKUR tarafından ödeneceğini söyledi.

İŞKUR tarafından uzun bir süredir yürütülmekte olan işbaşı eğitim programlarının yeniden yapılandırılması için düğmeye basıldığını belirten Yazıcı, “Bu programlar ile mesleki tecrübe kazanmalarının yolu açılacak hem de işgücü piyasasının ara eleman ihtiyacı, kaynağında karşılanmış olacak. Program, en fazla haftalık 45 saat, toplam ise 6 ay olarak düzenlenebilecek. Program süresince katılımcılara; katıldığı her bir fiili gün için yapılan kursiyer zaruri giderleri ödenecek. Yeniden yapılanma kapsamında bu ücretin 25 TL’ye çıkarılması planlanıyor. Bunun yanı sıra, Program süresince her bir katılımcı için iş kazası ve meslek hastalığı sigorta primi ile genel sağlık sigortası primi de İŞKUR tarafından karşılanacak” dedi.

Bu programlardan yararlanabilmek için kişinin İŞKUR’a kayıtlı bir işsiz olması gerektiğini söyleyen Yazıcı, “Öğrenci olmaması ve 15 yaşını tamamlamamış olması gerekiyor. Ayrıca katılımcıların, işverenin 1. dereceden kan hısmı olmaması da aranan şartlar arasında. Program kapsamında, katılımcıların işbaşı eğitim programlarının başlamadan önceki 6 aylık dönemde işyerine ait prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalılar dışında olması koşulu bulunuyor. Yeniden yapılandırma kapsamında revize edilerek bu sürenin 3 aya indirilmesi planlanıyor. Yeniden yapılandırılacak olan işbaşı eğitim programlarından, 2 elemanı olan işyerleri dahi yararlanabilecek. 2 ile 10 işçi çalıştıran işyerlerinde 1 katılımcı işbaşı eğitim görebilecek. Daha büyük işyerlerinde ise işçi sayısının 10’da biri kadar katılımcı işbaşı eğitim programından yararlanabilecek. İşyerleri, katılımcıların işbaşı eğitimlerini mevcut çalışanları aracılığıyla işyerinde fiilen sağlamak zorunda olacak” şeklinde konuştu.

İşverene İşbaşında Destek Projesi başlıklı ve İŞKUR Genel Müdürü Nusret Yazıcı, “İşverene İşbaşında Destek Projesi” ile işsizlerin işgücü piyasasına girişlerini kolaylaştıracaklarını belirtti.

Kobiline Bilgi Merkezi 0850 495 55 66
Bizi Takib Edin; www.twitter.com/KobiLine
Bizi Takib Edin; www.facebook.com/kobi.line.kobidestekmerkezi

Teşvik Sisteminde SSK İşveren Payı

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, teşvik sisteminde, SSK işveren payı konusunda, ”Dün akşam Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nda (EKK) ilgili bakan arkadaşlarımıza bir teklif getirdim. 6. bölgede bilhassa olmak üzere, SSK işveren payını da yapılan yatırım miktarının yüzde 50’si ile sınırlamayalım, bunu da 10 yıl boyunca aynen işçi priminde, aynen vergi stopajında olduğu gibi ortadan kaldıralım’ dedim. Ümit ediyorum, şimdi böyle bir çalışma içerisine giriyoruz” dedi.

Ankara Sanayi Odası (ASO) Temmuz Ayı Meclis Toplantısı’na katılan Çağlayan, Türkiye’nin hayal bile edilemeyecek şeyleri başardığını belirterek, sektörün önü açıldığında Türk özel sektörünün neler yapabileceğinin ortaya çıktığını söyledi.

Japonya ve Singapur ziyaretleri hakkında bilgi veren Çağlayan, Japonya’nın dev şirketlerinin en üst düzey yetkilileriyle bir araya geldiğini, Japonların Türkiye’nin başarı öyküsünü gördüğünü anlattı.

Standard & Poor’s’un geçtiğimiz dönemde Türkiye’nin notunu düşürdüğünü hatırlatan Çağlayan, şöyle konuştu:

”Standard & Poor’s diye bildiğimiz bir derecelendirme kuruluşu çıkıp bundan 1,5 ay önce ki ben bunun adını değiştirdim, ‘DoubleS&P’ dedim. Çünkü ‘Çifte Standard & Poor’s’ Türkiye’ye karşı farklı standart, buna karşın Yunanistan’a farklı standart ve en fazla destek vermiş olduğu İrlanda’nın şu anda adeta adından bile bahsedilmediği bir ortamda, bunları arkadaşlar göreceğiz. Ama hatırlayın, eskiden bırakın bunların söylenmesini bunlarla ilgili en ufak bir ifade geçse adeta döviz, borsalar, faizler inanılmaz ani değişiklikler gösterirdi. Şimdi bakın hiç kimse bunları tiye bile almadı.”

Avrupa’daki ekonomik duruma işaret eden Çağlayan, ”Geçmişte bize hasta diyenlerin, şu anda bazıları yoğun bakım çadırında, Allah onlara şifa versin diyorum” dedi.

Avrupa’nın birçok ülkesinde krizin iç sarmal gibi, domino etkisiyle diğer ülkelere yöneldiğine dikkati çeken Çağlayan, Fransa ve Almanya konusunda da ciddi kuşkular olduğunu belirtti.

Avrupa’daki bankacılık sisteminin de değişmeye başladığını vurgulayan Çağlayan, artık Avrupa’daki bankaların birbirlerine borç vermediğini, mevduat aktarmadıklarını söyledi. Avrupa Merkez Bankası’ndan borç alan bankalarda, ellerindeki toplam likiditeyi tekrar Avrupa Merkez Bankası’na aktaran bir bankacılık yapısının oluştuğunu anlatan Çağlayan, ”İsmini vermeyeceğim bir banka 89 milyar avroluk bir nakdinin olduğunu ve bu nakdini Avrupa Merkez Bankası’nda tuttuğunu ifade etmiştir” dedi.

Teşvik sisteminde SSK işveren payı

Teşvik sistemine de değinen Çağlayan, SSK işveren payı konusunda, ”Dün akşam Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nda ilgili bakan arkadaşlarımıza bir teklif getirdim. ‘6. bölgede bilhassa olmak üzere, SSK işveren payını da yapılan yatırım miktarının yüzde 50’si ile sınırlamayalım, bunu da 10 yıl boyunca aynen işçi priminde, aynen vergi stopajında olduğu gibi ortadan kaldıralım’ dedim. Ümit ediyorum, şimdi böyle bir çalışma içerisine giriyoruz. 6. bölgeyi adeta Türkiye’nin bir istihdam cenneti haline getirmek mecburiyetindeyiz” diye konuştu.

Bakan Çağlayan, teşvik sisteminin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 5 milyar dolarlık başvuru olduğunu da söyledi.

Enerji konusunda da değerlendirmelerde bulunan Çağlayan, Türkiye’nin doğal gazı en hovarda kullanan ülke olduğunu, son açıklanan rakamlara göre doğal gazla enerji üretiminin azaldığını söyledi.

Yakında çok önemli yatırımlar açıklayacaklarını bildiren Çağlayan, ”Bir Amerikan firması Türkiye’ye 2 milyar dolarlık yatırım yapmaya geliyor” dedi.

”Bu kadar geniş bir bant aralığına gerek yok”

Merkez Bankası’nın faiz politikasında değişiklik yapmadığını, bankanın dış talebin azalması nedeniyle iç piyasadaki büyümeye önem ve destek vermesi gerektiğini ifade eden Çağlayan, ”Faiz bandının üst bandında Merkez Bankası Para Politikası Kurulu’nun bir şeyler yapması gerekir, bu kadar geniş bir bant aralığına gerek yok” dedi.

İhracat rakamlarına değinen Çağlayan, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) ilk 6 aya ilişkin ihracat verilerini açıkladığında, Türkiye’nin bu dönemde yaklaşık 74,5-75 milyar dolara yakın ihracat rakamını yakaladığının görüleceğini de belirtti.

2003’ten bugüne kadar yapılan toplam yatırım harcamalarının 1,1 trilyon dolar olduğuna dikkati çeken Çağlayan, bunun 200 milyar dolarının kamu, 900 milyar dolarının Türk özel sektörünün yaptığı yatırımlar olduğunu söyledi.

Türk ihracatçılar için haksız rekabet yaratan önemli bir unsurun parite olduğunu belirten Çağlayan, ”Geçen sene Haziran ayında parite 1,44 idi. Bu sene Haziran’da 1,25, bugün 1,20. Aradaki ihracat kaybımız tam 2 milyar dolar. Paritedeki her yüzde 10’luk düşüş ihracatımızı yüzde 4,5 düşürüyor” diye konuştu.

Avrupa ekonomisinin bir an önce sağlığına kavuşmasını istediklerini de belirten Çağlayan, ”Herhalde 10 yıl Avrupa kemer sıkmaya devam etse dahi bundan 5 yıl önceki şartlarını yakalamakta zorlanacaktır” dedi.

İran’a yapılan altın ihracatı ile ilgili eleştirilere de yanıt veren Çağlayan, ”Türkiye altın da ihraç eder, gümüş de ihraç eder, bakır da ihraç eder, teneke de ihraç eder, alüminyum da ihraç eder. Türkiye bunu yapmazsa başkası yapacak” diye konuştu.

Kobiline Bilgi Merkezi