Çağlayan: En Cömert Teşvik Sistemini Hazırladık

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, küresel krizden çıkışın küresel işbirliğinden geçtiğini belirterek, ”Japonya Asya’nın en doğusunda, Türkiye Asya’nın en batısında. Fiziki olarak aramızda önemli bir mesafe var ama ben, Türk ve Japon halklarının kalp mesafesinin birbirine çok yakın olduğunu biliyorum” dedi.

Conrad Tokyo Otel’de düzenlenen ”Türkiye-Japonya İş Forumu”nda Japon yatırımcılara hitaben konuşan Çağlayan, iki ülkenin tarihi geçmişi olan bir dostluğa sahip olduklarını belirterek, iki ülke arasındaki dostluğun maddi değerlere bağlı olmayan manevi değerlerle bezenmiş bir dostluk olduğunu söyledi.

Türkiye ve Japonya’nın nüfus oranları ile milli gelir ve dış ticaretlerinin dünyadaki payları göz önüne alındığında mevcut ticari ilişkilerin istenen seviyede olmadığına dikkati çeken Çağlayan, ”Bu konuda suçu Japon tarafına yüklemek gibi bir kolaycılığın içerisinde olmayacağım. Ticari ilişkilerin istenilen seviyede olmayışı birbirini seven iki ülkenin, halkların ve iş aleminin birbirlerini yeterince tanıyamamasının ortaya çıkardığı bir durumdur” diye konuştu.

Bugün kendisi, Japonya Dışişleri Bakanı Koichiro Gemba ve Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanı Yukio Edano tarafından imzalanacak mutabakat zaptı ile iki ülke arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerin ilk kez resmiyet kazanacağını ifade eden Çağlayan, söz konusu anlaşmanın iki ülke arasındaki ticari ilişkiler açısından tarihi öneme sahip olduğunu kaydetti.

Çağlayan, anlaşma çerçevesinde bundan sonraki dönemde ülkeler arasında düzenli olarak gerçekleştirilecek bakanlar arası toplantının ilkinin de yapılacağını belirterek, ilk toplantının Japonya’da yapılacak olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

”Halkların kalp mesafesi yakın”

Dünyanın önemli bir krizden geçtiğine işaret eden Çağlayan, ”Küresel krizden çıkışın yolu küresel işbirliğinden geçiyor. Japonya Asya’nın en doğusunda, Türkiye Asya’nın en batısında. Fiziki olarak aramızda önemli bir mesafe var ama ben, Türk ve Japon halklarının kalp mesafesinin birbirine çok yakın olduğunu biliyorum” diye konuştu.

Türkiye’nin geçen yıl Çin’den sonra dünyada en fazla büyüyen ikinci ülke olduğunu hatırlatan Çağlayan, AB’deki kriz nedeniyle bu bölgeye yapılan ihracatın azalmasına rağmen toplam ihracatın arttığına dikkati çekti.

Çağlayan, Türkiye ekonomisinin son derece dinamik ve güçlü bir ekonomi olduğunu vurgu yaparak, AB dışındaki pek çok ülkede yaşanan sorunlara rağmen ihracatın artmasının, Türk ihracatçısının yeni pazarlara girişteki başarısını ortaya koyduğunu söyledi.

Japon yatırımcılardan kendi bölgesinde refahın ve barışın sembolü olan Türkiye’ye bakış açılarını değiştirmelerini isteyen Çağlayan, ”Türkiye’ye sadece ekonomik gelişmeler olarak bakmayın. Yaş ortalaması 29 olan, çok genç bir nüfusa sahip olan 75 milyonluk bir ülke olarak da bakmayın. Türkiye’ye bakarken 4 saatlik uçuş mesafesinde çevresinde 56 ülke olduğunu görmenizi istiyorum” dedi.

Türkiye’nin dünyadaki bir çok firmanın üretim üssü olmasının yanı sıra bölgesel üretim üssü haline gelmeye başladığına dikkati çeken Çağlayan, Türkiye’nin 4 saatlik uçuş mesafesini kapsayan coğrafyada 1,5 milyar insanın yaşadığını kaydetti.

“Artık hızlı balık yavaş balığı yutuyor”

Japon yatırımcılardan yeni teşvik sistemini keşfetmelerini isteyen Çağlayan, ”Dünyanın en iddialı ve en cömert teşvik sistemini hazırladık ve tüm ulusal, uluslararası yatırımcıların hizmetine sunduk” diye konuştu.

Bakan Çağlayan, küresel krizin dünyanın ekonomik model ve anlayışını da değiştirdiğini ifade ederek, artık rekabetin çok daha acımasız hale geldiğine dikkati çekti.

Dünyada ekonomik pasta küçülürken bu pastadan pay almak isteyenlerin sayısının arttığını belirten Çağlayan, gelişmiş ülkelerin artık yerlerini Türkiye’nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan ülkelere bıraktığını söyledi.

Küresel krizin birçok alışkanlığı değiştirdiğini dile getiren Çağlayan, ”Küresel krizden önce bütün ülkelerde bir söz vardı. ”Büyük balık küçük balığı yutar” derlerdi. Şimdi artık balıkların rolü değişti. Artık büyük balık küçük balığı yutmuyor. Hızlı balık yavaş balığı yutuyor. Çok hızlı olmak zorundayız” diye konuştu.

“Diğer konuşmacılar”

Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakan Yardımcısı Keiro Kitagami de geçen yıl Japonya’da yaşanan deprem sonrasında Türk hükümetinden büyük destek gördüklerini belirterek, bu durumun Türkiye ile Japonya arasındaki dostluğu bir kez daha ortaya koyduğunu söyledi. Çalışan nüfusun azalmasının Japonya’nın en büyük sıkıntısı olduğunu kaydeden Kitagami, ”Orta ve uzun vadede ekonomi açısından kritik bir durumdayız” dedi.

Türkiye’nin hem uygarlık hem de coğrafya olarak Avrupa ve Asya ile ilintili bir ülke olduğuna dikkati çeken Kitagami, Japon firmaların Türkiye ile ilişkilerinin oldukça az olduğunu ve bunun geliştirilmesi gerektiğini söyledi.

Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı İlker Aycı, iki ülke arasında yatırım ilişkilerinin artırılması gerektiğini belirterek, ”İki ülkeyi bir araya getirdiğinizde muazzam bir büyüklük ortaya çıkıyor” diye konuştu.

Ajansın yabancı yatırımcılar için bürokratik işlemleri azaltmaya yönelik çalıştığını da ifade eden Aycı, Türkiye’nin güçlü büyümesinden Japon firmaların daha fazla yararlanabileceğini düşündüklerini dile getirdi.

Japon Dış Ticaret Teşkilatı (JETRO) Başkanı Hidehiro Yokoo da Türkiye’nin konumunun önemli olduğunu vurgulayarak, ”Türkiye, sadece AB değil, Orta Doğu ve Orta Asya pazarına da nüfuz edebilecek bir konuma sahip” dedi.

En büyük rakipleri Güney Kore’nin Türkiye ile Serbest Ticaret Anlaşması bulunduğuna işaret eden Yokoo, Japonya’nın da bir an önce Türkiye ile serbest ticaret anlaşması imzalaması gerektiğini söyledi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanvekili Mustafa Çıkrıkçıoğlu da 55 bin ihracatçının temsilcisi TİM olarak Türkiye’nin ticaret elçileri olduklarını kaydetti.

İki ülkenin ticari ve ekonomik ilişkilerinin giderek güçlendiğini belirten Çıkrıkçıoğlu, buna karşın söz konusu ilişkilerin henüz istenilen seviyede olmadığını dile getirdi.

Japonya Uluslararası İşbirliği Bankası (JBİC) Başkan Yardımcısı Fumio Hoshi de görüş alışverişi yoluyla iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişeceğinden emin olduğunu belirtti.

Hoshi, Türkiye ile Japonya arasındaki ticari ilişkilerin finansman açısından desteklenmesi konusunda kararlı olduklarını ifade etti.

Orta Doğu İşbirliği Merkezi Başkanı Tadatsuna Koda ise merkezin Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki Japon yatırımlarını teşvik etmeyi amaçladığını söyledi.

Konuşmaların ardından yeniden söz alan Ekonomi Bakanı Çağlayan da JBIC’in Türkiye ile ilgili planlarının önümüzdeki dönemde daha da önem kazanacağını belirterek, ”Türkiye önümüzdeki 10 yılda 130 milyar dolardan fazla enerji yatırımı yapacak. Kredi maliyetleri konusunda JBIC firmalara destek olsun” diye konuştu.

Bakan Çağlayan ve beraberindeki heyet, daha sonra Japon ithalatçı birliklerinin temsilcileriyle bir araya geldi.

Kobiline Bilgi Merkezi

Türkiye’yi Üretim Üssü Yapacaklar

Japonya’da Türkiye’nin yeni teşvik sistemini anlatan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, yıllık cirosu 505 milyar dolara ulaşan Mitsubishi, İtochu, Daiichi ve Mitsui’nin CEO’ları ile bir bir görüştü.

YENİ teşvik sistemini anlatmaya Japonya’dan başlayan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, yıllık cirosu 505 milyar dolara ulaşan dört Japon şirketinin CEO’ları ile görüştü. Japonların teşvik sisteminden çok etkilendiğini söyleyen Bakan Çağlayan, “Türkiye’yi üretim üssü ve yönetim merkezi yapmak istiyorlar” dedi. Japon devlerine Sinop’ta kurulacak nükleer santral için de yatırım çağrısı yapan Çağlayan, “Rakipleriniz çok iyi çalışıyor. Siz de bu fırsatı kaçırmayın” dedi. Ekonomi Bakanı Çağlayan, Tokyo temaslarının ilk gününde Mitsubishi, İtochu, Daiichi ve Mitsui gibi şirketlerin CEO’ları ile biraraya geldi. Görüşmelere, yeni teşvik sistemi ile Türkiye’nin Mersin’den sonra kuracağı ikinci ve üçüncü nükleer santraller damgasını vurdu. Çağlayan, görüşmelerin ardından gazetecilere şunları söyledi:

İlgi Çok Yüksek

Japon firmalarının Türkiye’ye olan ilgisi normalin çok üzerinde. Türkiye’yi üretim üssü ve uluslararası yönetim merkezi yapmak istiyorlar. Japon firmaları Türkiye’ye karşı biraz cimriler. Şimdi cimriliği bir kenara koyuyorlar. Mitsubushi 28 şirketinin patronu olan Yurihiko Kojima ile bir araya geldik. İtochu CEO’sui Yoichi Kobayashi, Mitsui CEO’su Masami Ijima ve Daiici CEO’su Koichiro Watanabe ile görüştük. 4 firmanın 740 bin çalışanı, 505.4 milyar dolar büyüklüğü var. Yeni teşvik sistemimizi görücüye çıkardık, road showa başladık. Ne kadar iyi anlatırsak dönüşünü o kadar çok göreceğiz.

Üçüncü Ülkelerde İşbirliği

Mitsubishi üçüncü ülkelerde işbirliğine hazır olduğunu ifade ediyor. İstanbul’da CEO Kojima başkanlığında toplantı yapıyorlarmış. Hepsi bir araya gelip dünyada ne yaptıklarını değerlendiriyorlarmış. Türkiye’nin geldiği seviyeyi önemsiyorlarmış. Toplantınıza katılıp Türkiye’yi yarım saat tanıtalım’ dedik. Bunu değerlendirecekler.

Teşviklere İnanamadılar

Teşvik paketine inanamıyorlar. Çok ciddi heyecan yaratmış. Önümüzdeki günlerde etkisi görülecek. Stratejik yatırımlar konusunda teşvik belgesinin miktarları daha fazla olacaktır. Enerjide oyuncu olmayı isteyenler var. Nükleer konusunda geç kalmayın dedik. Yolun sonuna geliniyor. Rakipleriniz iyi çalışıyor. Güney Kore, Çin, Kanada istiyor. Kendileri de Çin’de bu konuda ciddi kararlar aldığını, büyük yatırımlara gireceklerini ifade ettiler.

Mitsubishi: İstanbul Finans Merkezi Cazip

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Mitsubishi’nin Türkiye’de banka kurmak için İstanbul’da araştırma yaptığını da hatırlatarak şöyle konuştu: “Bu gelişme İstanbul Finans Merkezi projesinin ne kadar isabetli olduğunun göstergesidir. Onlarca finans kuruluşu ülkemize gelmek istiyor. Türkiye’nin eski Türkiye olmadığını görüyorlar.”

Kobiline Bilgi Merkezi