KOBİ’ler Türk Ekonomisinin Lokomotif Unsurlarıdır!

Türkiye Bilişim Derneği, Ankara Sanayi Odası ve Ankara Ticaret Odası tarafından işbirliği ile Sheraton Otel’de ‘1. Kobiler ve Bilişim Kongresi’ düzenlendi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, kongrede yaptığı konuşmada KOBİ’lerin bilişimle, teknolojiyle, Ar-Ge ve inovasyonla buluşmak zorunda olduğunu ifade ederek, “KOBİ’lerimizi yeni sanayi anlayışının gerektirdiği şekilde donatmamız gerekiyor. Her zaman söylüyoruz KOBİ’ler Türk ekonomisinin lokomotif unsurlarıdır diye. Bunu bir adım daha öteye götürürsek KOBİ’ler ekonominin çelik çekirdeğidir diyebiliriz. KOBİ tanımına baktığımızda Türk ekonomisinin aslında bir KOBİ ekonomisi olduğunu da söyleyebiliriz. Türkiye’deki işletmelerin %99’u KOBİ’lerdir. Bu oran Almanya, Fransa, Güney Kore’de de aynıdır. Toplam istihdamın %76’sı katma değerin %54’ü ihracatımızın %60’nı KOBİ’lerin oluşturduğunu biliyoruz. Tüm bu rakamlar bize KOBİ’lerin ihmal edilemeyecek kadar önemli olduğunun kanıtıdır. Ancak Türkiye Bilişim Derneği Başkanımıza biraz serzenişte bulunmak istiyorum. Sayın Başkan salon boş. KOBİ’ler önemli diyoruz ama salon boş” ifadelerini kullandı.

Hiçbir koşulda Türkiye’nin en dinamik ekonomi aktörleri olan KOBİ’leri ihmal etmediklerini ve etmeyeceklerine dikkat çeken Bakan Faruk Özlü, “KOSGEB’in başlattığı 0 faizle işletme kredisi kapsamında 10 Şubat ve 11 Temmuz tarihleri arasında 274 bin 279 işletmemize 6,7 milyar lira destek verdik. Kullanılan kredilerin 1,5 milyar liralık faiz gideri KOSGEB tarafından karşılandı” açıklamasını yaptı.

Geçtiğimiz haftalarda KOSGEB aracılığıyla çok önemli bir destek ve kredi paketinin müjdesini verdiklerini anımsatan Faruk Özlü, “KOBİ gelişim destek programını ve bütçesini daha da genişlettik. Bilanço usulünde defter tutmak kaydıyla orta ve yüksek teknolojili imalat sektöründeki KOBİ’lerimizin tümü 11 Eylül-20 Ekim tarihleri arasında başvurabilirler. Bu destek programı bugün konuştuğumuz KOBİ’ler ve bilişim konusunun tam olarak karşılığıdır. Çünkü biz bu programda bilişim teknolojisi alt yapısını güçlendirmek isteyen KOBİ’lere tam destek sağlıyoruz. Özellikle orta yüksek ve yüksek teknoloji alanında faaliyet gösteren KOBİ’lerimize önemli bir finansman desteği veriyoruz. Sizlerden isteğim KOBİ Gelişim Destek Programını ayrıntılı olarak incelemenizdir. Projelerinizi hazırlayınız ve KOSGEB’e başvurunuzu yapın.” Sözlerini aktardı.

TÜİK tarafından açıklanan bir veriye değinen Faruk Özlü; “Bu veri 2017 yılına ait girişimlerde bilişim teknolojileri kullanım araştırmasının sonuçlarıdır. Bu sonuçlar memnuniyet vericidir. Türkiye’de internet erişimine sahip girişimlerin oranı %96 seviyesine ulaşmıştır. Bu oran geçen yıl %93 olarak belirlenmişti. 2016 yılında girişimlerin %66’sı web sayfasına sahipken 2017 yılında işletmelerin %73’ü web sayfasına sahip olmuştur. Bu büyük bir sıçramadır. 10 ve daha fazla çalışanı olan KOBİ’lerin % 46’sı 2017 yılında sosyal medya uygulamalarını kullandı. Bu oran 2016 yılında %38 seviyesinde gerçekleşmiştir. Bu veriler bize şunu söylemektedir; KOBİ’lerimiz bilişimi seviyorlar, bilişimi benimsiyorlar, bilimin gerektirdiği imkânları kullanıyorlar. Biz bilişimi sadece web sayfasından ve sosyal medyadan ibaret olarak görmüyoruz. Eğer yarınlara dair bir şey konuşacaksak içinde bilişim olmayan dijitalleşme olmayan teknoloji ve bilim olmayan hiçbir şey konuşamayız.” Açıklamasında bulundu.

Türkiye’de 48 milyon kişinin her gün internete bağlandığını, 47 milyon kişinin aktif olarak sosyal medyayı kullandığını söyleyen Faruk Özlü, insanların %95’nin cep telefonu sahibi olduğunu, cep telefonu kullananların %75’inin akıllı telefonları tercih ettiğini, dizüstü ve masaüstü bilgisayar kullanımının ise %51 oranında olduğunu ifade etti. Faruk Özlü, “Tüm bu rakamlar bilginin girdi olarak kullanıldığını, tüm ticari girişimlerin yapısının değiştiğinin kanıtıdır.” dedi.

“2016 yılı verilerine göre ülkemizde bilgi ve iletişim teknolojilerinin toplam pazar hacmi 94,3 milyar liraya ulaşmış durumda” diyen Faruk Özlü, “Sektörün ihracatı ise bir önceki yıla göre %32 artarak 3,1 milyar lira seviyesinde gerçekleşmiştir. İhracatımızın 2 milyar liralık kısmı yazılımdan gelmiştir. Bu rakamlar elbette yeterli değil. 4. Sanayi devriminin hayatımıza girdiğini düşünürsek bilişimde ve yazılımda büyük bir sıçrama yapmak mecburiyetindeyiz. Yeni sanayi devrimini ve anlayışını teknoloji ve bilimin geleceğine dönük bütün hedeflerimizin merkezine koymak zorundayız.” değerlendirmesini yaptı.

Bakan Faruk Özlü, “KOBİ’ler için bilişim ve dijital dönüşüm artık bir tercih değil, zorunluluktur. Dijital ekonomiyle dost olmak barış içinde olmak şart. Türkiye sanayide dijital dönüşümü sağlayacak teknolojik altyapıya sahip bulunuyor. Bugün ithal ettiğimiz birçok ürünü yurt içinde kendimiz üretecek potansiyele girişim gücüne ve teknolojiye sahibiz. Bu nedenle KOBİ’lerimize ‘Türkiye’de yapın desteği kapın’ diyoruz. İthal edilen bir ürünü bir KOBİ ile eşleştirmek istiyoruz. 1000 ürün 1000 KOBİ programı ithal ettiğimiz bin kalem ürünü yerleştirmeyi kapsayan bir projedir. Bu ürünlerin bir defaya mahsus masraflarının tasarımlarını ve Ar-Ge’lerini biz karşılayacağız. İthal ettiğimiz ürünler içinde öyle ürünler var ki bizim yurt içi sanayimiz ve KOBİ’lerimiz bunları rahatlıkla yapabilecek donanıma sahip. KOBİ’lerimizi bu yeni projeye teşvik etmek için özellikle KOSGEB’i imalat sanayine odaklanan bir kurum haline getirmek istiyoruz.” İfadelerini kullandı.

ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran ise KOBİ’lerin, üstlendikleri rol ve ülkeye sağladıkları katkı nedeniyle ekonominin yapı taşları olduğunu, büyüme, refah ve istihdamın artmasında önemli rol oynadıklarını belirtti. Teknolojinin baş döndürücü bir hızla ilerlediğini söyleyen Gürsel Baran, “KOBİ’lerimizin uluslararası rekabette avantajı elde edebilmeleri için dünyadaki değişim ve dönüşüme ayak uydurmaları, işlerini büyütmek, hızlandırmak, verimliliği artırmak için teknolojiden en etkin şekilde yararlanmaları gerekiyor” açıklamasını yaptı.

Türkiye’de her gün milyonlarca kişinin internete bağlandığına dikkat çeken Gürsel Baran, TÜİK’in 2017 verilerine değinerek, “Bilgisayar ve internet kullanımı 2017 yılında 16-74 yaş grubundaki bireylerde %56.6’dan, %66.8’e yükseldi. İnternet üzerinden kişisel kullanım amacıyla mal ve hizmet siparişi veren ya da satın alan 16-74 yaş arası grubundaki bireylerin oranı %24.9 oldu” açıklamasında bulundu. ASO Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Özdebir ise, Türkiye’nin yeni bir büyüme hikâyesine ihtiyacı olduğunu ve bunun temelinde verimlilik, yenilikçilik ve dijitalleşmenin bulunduğunu aktararak, “İş gücü, sermaye ve toplam faktör verimliliklerini artıramayan bir Türkiye’nin sürdürülebilir bir büyümeyi yakalaması oldukça zor görünmektedir. Ekonomimizin dinamizmi ve aynı zamanda bel kemiği olan KOBİ’lerin yenilikçilik faaliyetleri ve dijitalleşmesi ile birlikte verimlilikleri yükselebilecektir.” Değerlendirmesinde bulundu.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Yıllarca Tekstil Fabrikasında Çalıştı Sonra Aldığı Hibeyle Tekstil Atölyesini Açtı!

Kastamonu’da yaşayan lise mezunu 38 yaşındaki Hamide Sekecek, aile bütçesine katkı sağlamak için 21 yıl tekstil fabrikalarında çalıştı. Hamide Sekecek ‘in hayatı, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) tarafından kendi işini kurmak isteyenlere yönelik açtığı girişimcilik kursu ile tamamen değişti. Kursu başarıyla tamamlayan, ardından KOSGEB‘den 50 bin lirası hibe olmak üzere 150 bin lira kredi almaya hak kazanan iki çocuk annesi Hamide Sekecek, hayalindeki tekstil atölyesini açmayı başardı. İşe 7 kişiyi çalıştırarak başlayan Hamide Sekecek, bugün 83 kişi istihdam ediyor. Sekecek ‘in atölyesinde üretilen ürünler, İtalya ve İspanya’ya da ihraç ediliyor. Yıllarca başkalarının yanında çalıştığını, artık kendisi için bir şeyler yapmak istediğini ifade eden Hamide Sekecek,  “Müşteri bulabilir miyim diye başlarda tedirgin oldum korktum. Bu nedenle çalışırken tanıştığım, İstanbul’da  işiyle uğraşan Aynur Bozkurt’a ortaklık teklif ettim. Onun da kabul etmesiyle Mayıs 2016’da 7 kişiyle işe başladık. Eşim ve ailemden çok büyük destek aldım. Yavaş yavaş çalışan sayısını yükselttik. Çalışanların büyük çoğunluğu kadın. Hepsi ev hanımıydı. Şimdi hepsi işi bilen insanlar. Ayda 200 bin parça bebek kıyafeti üretiyoruz.” Açıklamasında bulundu.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Hayalleri İçin Engelini Aşıp Arıcılık Yapmaya Başladı!

Kütahya’da, bedensel engelli 19 yaşındaki genç kız, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından finanse edilen Kırsal Kalkınma Destekleri kapsamındaki “Genç Çiftçi Projesi’nden “ yararlanıp köyüne döndü ve internetten öğrendiği arıcılık işini yapmaya başladı. Parapleji (vücut alt yarısında gelişen felç, kuvvet ve hareket kaybı) hastası Şerife Turgut, ailesiyle kent merkezinde ikamet ederken çeşitli kurumların köye dönüşü teşvik etmek için hayvancılıkla ilgili desteklemelerde bulunduğunu öğrenince, büyükbaş hayvancılık üzerine proje hazırladı. Bu projeyle bir kamu kurumuna başvuran Şerife Turgut, projesi onaylanmamasına karşın merkeze bağlı Karsak köyüne dönüp kendi imkânlarıyla hayvancılık yapan ailesine destek olmaya devam etti.

Şerife Turgut, daha sonra üyesi olduğu Türkiye Sakatlar Derneği Kütahya Şubesi yöneticilerinden Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının “Genç Çiftçi Projesi” kapsamında hibe desteği sağladığını duyunca köyünde arıcılık yapma kararı aldı. Bu kez arıcılıkla ilgili proje hazırlayıp Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğüne müracaat eden Şerife Turgut, onay aldığı projesi sayesinde temmuz ayında 40 kovan arı sahibi oldu. İnternetten ilgili videolar izleyip, makaleleri okuyan Şerife Turgut, bir dönem arıcılık yapan babasının da desteğiyle kendi işinin sahibi oldu.

Şerife Turgut yaptığı açıklamada, proje başlangıcında arıcılık hakkında hiçbir bilgisinin olmadığını, internetten ve çeşitli kaynaklardan bilgi edindiğini ifade ederek, “Arıcılığa başladığımda herhangi bir bilgim ve tecrübem yoktu. Bu işi yapabilmek için internetten araştırma yaptım, çeşitli videolar izledim. Babamın arıcılık belgesi olduğu için onun tecrübelerinden de faydalandım. Şu an 40 kovan arım var. İlerleyen zamanlarda bu sayıyı 100’ün üzerine çıkarıp, engelli kardeşlerimizin istihdamına katkı sağlamak istiyorum.” dedi. Şerife Turgut, “Engelliler kolay kolay iş bulamıyorlar. Herkes engelli kardeşlerimize iş vermiyor. Ben de böylelikle iş arayan değil, işveren olmak istiyorum. İlerleyen dönemlerde ülke istihdamına katkı sağlamayı hedefliyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

Özel bir şirkette güvenlik görevlisi olarak çalışan Ahmet Turgut da kızı Şerife’nin arıcılığa başladıktan sonra, engeli ve rahatsızlığına bağlı yaşadığı moralsizlikten büyük ölçüde kurtulduğunu belirtti. Ailece kızının moralini düzeltmek için çok uğraştıklarını söyleyen Ahmet Turgut, “Kızım arıcılık sayesinde daha mutlu oldu, bu işi çok sevdi. Kızımın bu gayreti beni çok gururlandırıyor. Her zaman kızımızın destekçisi olduk, bundan sonra da bize ihtiyaç duyduğu her anında yanında olmaya devam edeceğiz. Kızımın bu işte başarılı olması için gerekli her şartı sunduk sunmaya da devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı. Türkiye Sakatlar Derneği Şube Başkanı Hatice Yakar ise projeyle engelleri aşan Şerife Turgut’u tebrik ettiğini söyleyerek, bu azmin bütün engellilere örnek olması temennisinde bulundu.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Aldığı Hibeyle Fabrika Açtı!

Samsun’un Bafra ilçesinde iki çocuk annesi Nezahat Şahin, KOSGEB’ den aldığı hibe desteğiyle kurup yöresel lezzetler ürettiği iş yerinde 13 kadına istihdam sağlıyor. Yaklaşık 30 yıl usta öğreticilik yaptığı halk eğitim merkezinden emekli olan Nezahat Şahin, 2013’te girişimcilik kursuna katılarak sertifika aldı. KOSGEB’in ev kadınlarına verdiği destekten faydalanan Nezahat Şahin, açtığı iş yerinde yöresel lezzetlerden manda kaymaklı lokum üretmeye başladı. Bugün iş yerinde kaymaklı lokum ve nokul başta olmak üzere birçok yöresel ürün hazırlayan Nezahat Şahin, halk eğitim merkezinden öğrencisi olan 13 kadına istihdam sağlıyor. Nezahat Şahin’e işlerinde, emekli coğrafya öğretmeni eşi Aydemir Şahin de destek oluyor.

Nezahat Şahin, kentin geleneksel lezzetlerini, kurduğu işletmede yaşatmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti. Rahmetle andığı babaannesinin kendisine çok şey öğrettiğine dikkat çeken Nezahat Şahin, “Hamur işlerine, mutfağa karşı ilgim her zaman vardı ama halk eğitimde dikiş nakış, el sanatlarıyla ilgilendim. Daha sonra Bafra’nın unutulmaya yüz tutmuş lezzetlerini yaşatmak istedim. Yaptığım şeylerde babaannenin el lezzeti olduğunu hep söylerlerdi. Ondan öğrendiğim şekilde devam ediyoruz.” İfadelerini kullandı. İş yerini açarken KOSGEB’in desteğinden faydalandığını ifade eden Nezahat Şahin, “Şimdi tüm gıda fuarlarına katılıyoruz. Hediyelik ürünlerin lezzetine bakanlar bize geri dönüş yapıyor. Emin adımlarla ileriye doğru gidiyoruz” açıklamasını yaptı. Birçok büyük firmadan ürünlerine talep geldiğini ancak üretimlerinin günde ortalama 100 kilogram olduğunu söyleyen Nezahat Şahin, talebe cevap veremediklerini, bu nedenle işini büyütmek istediğini ifade etti.

Bafra Organize Sanayi Bölgesi’nde 1,5 dönümü kapalı 5 dönümlük arazide fabrika kurup daha çok istihdam sağlayarak üretimi artırmaya hazırlandıklarını söyleyen Nezahat Şahin, “Yerimiz belirlendi, işlemleri devam ediyor. Orada ilk başta en az 50 kadına iş vermeyi planlıyoruz. Ürünlerimiz fabrikasyon olmayacak. Lokum ve nokulumuzu aynı lezzette yapmaya devam edeceğiz” ifadelerini kurdu. Ürünlerinin doğal malzemeler ve geleneksel yöntemlerle yapılması nedeniyle sevildiğini söyleyen Nezahat Şahin, “İstanbul, Gaziantep, Kocaeli, Çorum, Bodrum gibi birçok yere ürün gönderiyoruz. Ama Gaziantep’e ürün göndermek daha çok hoşumuza gidiyor. Gaziantep’in tatlıları çok ünlüdür. Oraya ürün göndermek bize keyif veriyor” diyerek başarısının mutluluğunu yaşadığını ifade etti.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Üretim Reform Paketi İle Şirketlere Avans Verilecek!

KOSGEB’in KOBİ Teknolojik Ürün Yatırım Destek Programı kapsamında yaptığı iki yeni kampanya ile ilgili Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, açıklamalarda bulundu. KOSGEB, işletmelere 2 yeni destek müjdesini verdi. Yüksek teknolojili ve katma değeri yüksek ürünler üretenlere, KOBİ Teknolojik Ürün Yatırım Destek Programı kapsamında destek verilecek. Destek ile işletmeler, tutarın % 25’i kadarını erken ödeme olarak alabilecek. İşletmelere sunulan destek kapsamında istenen teminat mektubu giderleri de % 100 oranında destek sağlanacak. Sunulan desteklerde üst limit 5 milyon lira olarak belirlendi. Bunun dışında KOSGEB desteklerinde ön ödeme de alabilecek. Düzenlediği basın toplantısında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, KOSGEB’in başlatmış oluğu KOBİ Geliştirme Destek Programı (KOBİGEL) ve Teknolojik Ürün Yatırım Destek Programı’na ait açıklamalarda bulundu.
Yeni düzenlenen destek programları ile yurt dışından ithal edilmekte olan ürünlerin yerlileştirilmesi, Türkiye’de üretilmesi için KOSGEB bütçe ayıracak. Türkiye’de iç pazarda karşılığı olan ancak yurt dışından ithal edilen ürünleri üretecek firmalara 5 milyon liraya kadar destek verilecek. İstenilen şartları bünyesinde barındıran firmalara yatırım projeleri süresince makine-teçhizat ve yazılım giderleri, personel gideri, eğitim ve danışmanlık giderleri ve kira giderleri noktasında destek imkânı sunulacak. Yatırım sonrasında başlanılan üretim itibariyle 1 yıl süre ile personel, enerji ve bakım-onarım giderlerinde firmalara destek sağlanacak. Düzenlenen destek kampanyası kapsamında istenilen teminat mektubu giderleri de % 100 oranında desteklenecek. Destek oranları ise mikro işletmeler için %70 geri ödemesiz, % 30 geri ödemeli; küçük orta ölçekli işletmeler için ise % 60 geri ödemesiz, % 40 geri ödemeli olarak destek verilecek.

Kampanya şartlarını yerine getiren işletmeler, desteklenmesi ön görülen tutarın % 25’ini avans olarak alabilecek. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, daha önceki KOSGEB destek kampanyalarında ön ödeme imkânı olmadığını ifade ederek, Temmuz’da yürürlüğe giren Üretim Reform Paketi ile şirketlere avans verileceğini söyledi. Bakan Faruk Özlü, gerçekleştirecekleri icra komitesi toplantısında söz konusu maddeyi uygulamaya koyacaklarını belirtti. Yeni düzenlenen destek paketinin açıklamasının ardından nanoteknoloji, kimya ve havacılık alanlarında faaliyet gösteren 5 firmaya temsili olarak 300 bin liralık avans çeki verildiğinin açıklamasını yaptı.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Kitlesel Fonlama Yasası Çıkıyor!

Gelişen dünyada kitlesel fonlama, internet devriminin popülerleştirdiği bir fonlama modeli. Bu model ile projeniz ya da vaadiniz için gereken sermayeyi, küçük paylar halinde destekçilerinizden topluyorsunuz. Dünyadaki hacmi 35 milyar dolara ulaşan “kitle fonlaması” tasarısı ekimde Meclis’e geliyor. Projesi olup da sermayesi olmayan küçük işletmeler için yaşama geçirilecek yeni nesil fonlama sistemi ile girişimcilerin daha geniş kitlelere hitap etmesi sağlanacak.  İnternet sistemi üzerinden ortaklık kurulabileceği için gereken para online topluluktan da elde edilebilecek. Bu yöntemle firmaların banka kredisine ulaşmada yaşadığı sıkıntıların da önüne geçilmiş olacak. Kredi çekmeye ihtiyaçları olmayacak. Yenilikçi fikirler, projeler internet üzerinden online olarak vatandaşlarca finanse edilebilecek. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, ekim ayında Meclis’e gidecek tasarının kitle fonlaması, Ar-Ge-inovasyon ve girişimcilik ekosistemini güçlendirmeye yönelik birçok konuyu kapsayacağını ifade etti.

Hazine kitlesel fonlamayı düzenleyecek mevzuat ve altyapıya ilişkin kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdi. Türkiye’deki sistemde kitlesel fonlama siteleri, ödül karşılığı fonlama ya da hibe yoluyla fonlama şeklinde çalışıyor. Hisse veya borçlanma karşılığı fonlama ise bankacılık, sermaye piyasaları ve ticaret hukuku düzenlemelerinden kaynaklı nedenlerle yasal nedenlerden dolayı yapılamıyor.

Yasal düzenlemenin yaşama geçmesi ile birlikte Türkiye, ABD ve İngiltere’den sonra kitle fonlamasını mevzuatına dahil eden üçüncü ülke olacak. Projesi olup da projeyi hayata geçirecek parası olmayan küçük işletmelere destek verecek bu sistemle internet üzerinden ortaklıklar kurulabilecek. Belli platformlar kitle fonlaması için görevlendirilecek. Girişimci şirketler ve proje sahipleri bu platform üzerinden para toplayabilecek. Fonlama platformlarının işlettikleri internet siteleri vasıtasıyla geniş kitlelere erişilebilecek. Kitlesel fonlama (crowdfunding) ya da kitle fonlaması bireysel yatırımcılar, aile ya da arkadaşların işbirliğiyle internet üzerinden önerilen bir girişime, projeye sermaye toplamasını sağlayan bir fonlama yöntemi. Sistem fon karşılıklarına göre ödül, hisse ve borçlanma (kredi) karşılığı olmak üzere üç şekilde çalışıyor. Fonlamada şirketlerin değil girişimcilerin projelerinin finanse edilmesi söz konusu.

Peki bu sistem nasıl çalışıyor dersek öncelikle kitlesel fonlama siteleri üzerinden projeler yayımlanır. Proje fonlamaya açılmadan site ziyaretçilerinden proje ile ilgili yorumları alınır. Başarıya ulaşabilecek projeler fonlamaya açılır. Bireysel destekçiler ödül, kredi veya hisse vaadi karşılığında projeye destek olmak amacıyla belli bir bedel ödeyerek finansman desteğinde bulunurlar. Eğer proje öngörülen sürede hedef rakama ulaşırsa, platform sahibi komisyonunu alarak fonu proje sahibine aktarır. Böylece hem proje sahipleri projelerini hayata geçirmek için yeterli sermayeyi elde eder hem de proje daha büyük hedef kitlelerine ulaşarak yatırımcılar da kar elde etme şansına sahip olur.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Gelişen dünyada kitlesel fonlama, internet devriminin popülerleştirdiği bir fonlama modeli. Bu model ile projeniz ya da vaadiniz için gereken sermayeyi, küçük paylar halinde destekçilerinizden topluyorsunuz. Dünyadaki hacmi 35 milyar dolara ulaşan “kitle fonlaması” tasarısı ekimde Meclis’e geliyor. Projesi olup da sermayesi olmayan küçük işletmeler için yaşama geçirilecek yeni nesil fonlama sistemi ile girişimcilerin daha geniş kitlelere hitap etmesi sağlanacak.  İnternet sistemi üzerinden ortaklık kurulabileceği için gereken para online topluluktan da elde edilebilecek. Bu yöntemle firmaların banka kredisine ulaşmada yaşadığı sıkıntıların da önüne geçilmiş olacak. Kredi çekmeye ihtiyaçları olmayacak. Yenilikçi fikirler, projeler internet üzerinden online olarak vatandaşlarca finanse edilebilecek. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, ekim ayında Meclis’e gidecek tasarının kitle fonlaması, Ar-Ge-inovasyon ve girişimcilik ekosistemini güçlendirmeye yönelik birçok konuyu kapsayacağını ifade etti.

Hazine kitlesel fonlamayı düzenleyecek mevzuat ve altyapıya ilişkin kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdi. Türkiye’deki sistemde kitlesel fonlama siteleri, ödül karşılığı fonlama ya da hibe yoluyla fonlama şeklinde çalışıyor. Hisse veya borçlanma karşılığı fonlama ise bankacılık, sermaye piyasaları ve ticaret hukuku düzenlemelerinden kaynaklı nedenlerle yasal nedenlerden dolayı yapılamıyor.

Yasal düzenlemenin yaşama geçmesi ile birlikte Türkiye, ABD ve İngiltere’den sonra kitle fonlamasını mevzuatına dahil eden üçüncü ülke olacak. Projesi olup da projeyi hayata geçirecek parası olmayan küçük işletmelere destek verecek bu sistemle internet üzerinden ortaklıklar kurulabilecek. Belli platformlar kitle fonlaması için görevlendirilecek. Girişimci şirketler ve proje sahipleri bu platform üzerinden para toplayabilecek. Fonlama platformlarının işlettikleri internet siteleri vasıtasıyla geniş kitlelere erişilebilecek. Kitlesel fonlama (crowdfunding) ya da kitle fonlaması bireysel yatırımcılar, aile ya da arkadaşların işbirliğiyle internet üzerinden önerilen bir girişime, projeye sermaye toplamasını sağlayan bir fonlama yöntemi. Sistem fon karşılıklarına göre ödül, hisse ve borçlanma (kredi) karşılığı olmak üzere üç şekilde çalışıyor. Fonlamada şirketlerin değil girişimcilerin projelerinin finanse edilmesi söz konusu.

Peki bu sistem nasıl çalışıyor dersek öncelikle kitlesel fonlama siteleri üzerinden projeler yayımlanır. Proje fonlamaya açılmadan site ziyaretçilerinden proje ile ilgili yorumları alınır. Başarıya ulaşabilecek projeler fonlamaya açılır. Bireysel destekçiler ödül, kredi veya hisse vaadi karşılığında projeye destek olmak amacıyla belli bir bedel ödeyerek finansman desteğinde bulunurlar. Eğer proje öngörülen sürede hedef rakama ulaşırsa, platform sahibi komisyonunu alarak fonu proje sahibine aktarır. Böylece hem proje sahipleri projelerini hayata geçirmek için yeterli sermayeyi elde eder hem de proje daha büyük hedef kitlelerine ulaşarak yatırımcılar da kar elde etme şansına sahip olur.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Gelişen dünyada kitlesel fonlama, internet devriminin popülerleştirdiği bir fonlama modeli. Bu model ile projeniz ya da vaadiniz için gereken sermayeyi, küçük paylar halinde destekçilerinizden topluyorsunuz. Dünyadaki hacmi 35 milyar dolara ulaşan “kitle fonlaması” tasarısı ekimde Meclis’e geliyor. Projesi olup da sermayesi olmayan küçük işletmeler için yaşama geçirilecek yeni nesil fonlama sistemi ile girişimcilerin daha geniş kitlelere hitap etmesi sağlanacak.  İnternet sistemi üzerinden ortaklık kurulabileceği için gereken para online topluluktan da elde edilebilecek. Bu yöntemle firmaların banka kredisine ulaşmada yaşadığı sıkıntıların da önüne geçilmiş olacak. Kredi çekmeye ihtiyaçları olmayacak. Yenilikçi fikirler, projeler internet üzerinden online olarak vatandaşlarca finanse edilebilecek. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, ekim ayında Meclis’e gidecek tasarının kitle fonlaması, Ar-Ge-inovasyon ve girişimcilik ekosistemini güçlendirmeye yönelik birçok konuyu kapsayacağını ifade etti.

Hazine kitlesel fonlamayı düzenleyecek mevzuat ve altyapıya ilişkin kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdi. Türkiye’deki sistemde kitlesel fonlama siteleri, ödül karşılığı fonlama ya da hibe yoluyla fonlama şeklinde çalışıyor. Hisse veya borçlanma karşılığı fonlama ise bankacılık, sermaye piyasaları ve ticaret hukuku düzenlemelerinden kaynaklı nedenlerle yasal nedenlerden dolayı yapılamıyor.

Yasal düzenlemenin yaşama geçmesi ile birlikte Türkiye, ABD ve İngiltere’den sonra kitle fonlamasını mevzuatına dahil eden üçüncü ülke olacak. Projesi olup da projeyi hayata geçirecek parası olmayan küçük işletmelere destek verecek bu sistemle internet üzerinden ortaklıklar kurulabilecek. Belli platformlar kitle fonlaması için görevlendirilecek. Girişimci şirketler ve proje sahipleri bu platform üzerinden para toplayabilecek. Fonlama platformlarının işlettikleri internet siteleri vasıtasıyla geniş kitlelere erişilebilecek. Kitlesel fonlama (crowdfunding) ya da kitle fonlaması bireysel yatırımcılar, aile ya da arkadaşların işbirliğiyle internet üzerinden önerilen bir girişime, projeye sermaye toplamasını sağlayan bir fonlama yöntemi. Sistem fon karşılıklarına göre ödül, hisse ve borçlanma (kredi) karşılığı olmak üzere üç şekilde çalışıyor. Fonlamada şirketlerin değil girişimcilerin projelerinin finanse edilmesi söz konusu.

Peki bu sistem nasıl çalışıyor dersek öncelikle kitlesel fonlama siteleri üzerinden projeler yayımlanır. Proje fonlamaya açılmadan site ziyaretçilerinden proje ile ilgili yorumları alınır. Başarıya ulaşabilecek projeler fonlamaya açılır. Bireysel destekçiler ödül, kredi veya hisse vaadi karşılığında projeye destek olmak amacıyla belli bir bedel ödeyerek finansman desteğinde bulunurlar. Eğer proje öngörülen sürede hedef rakama ulaşırsa, platform sahibi komisyonunu alarak fonu proje sahibine aktarır. Böylece hem proje sahipleri projelerini hayata geçirmek için yeterli sermayeyi elde eder hem de proje daha büyük hedef kitlelerine ulaşarak yatırımcılar da kar elde etme şansına sahip olur.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Aldığı Hibeyle Yapamazsın Diyenlere İnat Yaptı!

Kırklareli’nin Babaeski ilçesinde, 2 torun sahibi 51 yaşındaki Şadiye Sayınsöz, 5 yıl önce ev hayatından sıkıldığı dönemde Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı’ndan aldığı hibe ile açtığı restoranla iş hayatına patron olarak devam ediyor. İki çocuğu, iki de torunu bulunan Şadiye Sayınsöz, 5 yıl önce ailesine destek olmak ve bir meşgale bulmak için kolları sıvadığı anda gözü, evinin karşısında asılı bulunan ve KOSGEB‘in desteklerini anlatan pankarta takıldı. Pankartı inceleyen ve daha sonra KOSGEB’e giden Şadiye Sayınsöz, burada yetkililere projelerini anlattı ve eğitimlere katıldı. Eğitimleri başarıyla bitiren Şadiye Sayınsöz, aldığı destekle ilçede yöresel yemeklerin sunulduğu bir lokanta açtı. Açtığı lokantayla 7 kadına iş yerinde istihdam sağladı. Kısa sürede lezzetli yemekleriyle ilçenin marka işletmelerinden biri olan Şadiye Sayınsöz’ün, mutfağı Babaeskilileri lezzetli ev yemekleriyle buluşturmaya, cesareti ise kadın girişimcileri yüreklendirmeye devam ediyor. Şadiye Sayınsöz yaptığı açıklamada, hiçbir zorluktan yılmadan, “yapamazsın” diyenlere inat, kendi iş yerini açtığını söyledi.

KOSGEB hibe desteğinin iş hayatına atılması açısından çok önemli olduğunu söyleyen Şadiye Sayınsöz, “Bir işe yaramak çok güzel. Evinize bir katkınızın olması ve bir kadın olarak bir şey yapmanın mutluluğu apayrı. Ev hanımlığının hiçbir niteliği yok. Evde her şeyi yapıyorsun ama iş hayatı çok farklı bir şey. Ben hem anne hem anneanne hem de patronum. Ben bu işe gireceğim zaman birçok kişi bana ‘yapamazsın, batarsın, rezil olursun’ diye söylemlerde bulundular. Yapamazsın diyenlere inat, yaptım.” diye ifade etti. Kadınların her işi başarabileceğine dikkat çeken Şadiye Sayınsöz, her insanın hayallerinin peşinden gitmesi gerektiğini söyledi. Başarının kolay kazanılamayacağına işaret eden Şadiye Sayınsöz, “Bir şeyi başarmak kolay olmuyor. Biraz araştırmacı girişimci olmalıyız. Benim şu an aldığım övgüler, beni mutlu etmeye yetiyor. Hem kendi ailemin bütçesine katkı sağlıyorum hem de yanımda çalışan kadınları istihdam ediyorum. 46 yaşından sonra patron oldum. Laf olsun diye hiçbir şey yapılmamalı. Ben böyle yaptım ve başarılı oldum. Halen hep bir araştırma içerisindeyim.” Toplumun ve ailesinin kendisine bakış açısının da değiştiğini söyleyen Şadiye Sayınsöz, torunlarına zaman ayıramamanın üzüntüsünü yaşadığını belirtti. Şadiye Sayınsöz, restoranda günlük 500 kişiye yaklaşık 20 çeşit yemek ve 10 çeşit tatlıyla hizmet sunduğunu sözlerine ekledi.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Hibe Alarak Kazandığı Parayla Çocuklarını Okutuyor!

Van’ın Gevaş ilçesinde devletten aldığı hibeyle arıcılık yapmaya başlayan Remziye Canbey, yılda ortalama 3 ton bal üretip satıyor. Gevaş ilçesinde yaşayan 8 çocuk annesi Remziye Canbey, Van Gölü kıyısında özenle yetiştirdiği arılardan elde ettiği balı, başta İstanbul olmak üzere Türkiye’nin çeşitli illerine göndererek ailesinin geçimine büyük katkı sağlıyor. Girişimci Remziye Canbey, eşinden öğrendiği arıcılık mesleğini geliştirmek ve üretim kapasitesini artırmak için hazırladığı projeyi “Arıcılık IPARD I” programı kapsamında Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu’na sundu. 86 bin 817 liralık projesi incelemelerin ardından kabul edilen ve 43 bin 408 lira hibe alma hakkı elde eden Remziye Canbey, arı kovanları ve donanım satın alarak üretim yapmaya başladı. Mesleğe başlamasında kendisine destek veren eşiyle bitki varlığının geniş olduğu bölgede arıcılık yapan Remziye Canbey, yılda 3 ton bal satıyor.

Remziye Canbey, arıcılık mesleğini geliştirmek için proje hazırlayarak TKDK‘ya sunduğunu belirtti. Arıcılığı çok sevdiğini ve bir şey üretebilmenin mutluluğunu yaşadığını söyleyen 8 çocuk annesi Remziye Canbey, oğullarından 2’sinin üniversite ve birinin lisede okuduğunu, okul masraflarını bal satarak karşıladığını anlattı. Tüm varlığının beslediği arılar olduğunu ifade eden Remziye Canbey, “Çalışmayı çok seviyorum ve bu işi bırakmayı düşünmüyorum. Eşim de bu konuda bana çok büyük destek veriyor. Allah TKDK’dan razı olsun. Projemizi kabul ederek bize destek verdiler. Kurduğum işten kazandığım parayla çocuklarımı okutuyorum. Onları geleceğe hazırlıyorum.” Açıklamasını yaptı.

Ben evde oturan diğer kadınlara da evlerinden çıkarak çalışma hayatına atılmalarını tavsiye ediyorum. Bu konuda devletimiz de çok büyük destek imkânları sunuyor. Onların da bu desteklerden faydalanarak kendi işlerini kurmalarını, üretim yapmalarını istiyorum.” Dedi. Remziye Canbey ‘in eşi Necmettin Canbey de “Bizim bölgemizde bazı insanlara, bayanların erkek işlerinde çalışması farklı geliyor ama ben böyle düşünmüyorum. Böyle fikirlere de kesinlikle karşıyım. Çalışmada erkeklerle kadınlar arasında bir fark görmüyorum. Kadınlar da bu konuda çok başarılı. Evde oturan diğer kadınlara da kendi işlerini kurmalarını tavsiye ediyorum. Eşimle aynıyız, farkımız yok. Evde de arıcılıkta da tarlada da eşimle birlikte çalışıyoruz. Aramızda bir ayrım yok. En büyük destekçim eşim.” Diyerek eşiyle gurur duyduğunu ve onu hep destekleyeceğini ifade etti.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Arıcılık Hibe Desteğinden Nasıl Faydalanılır?

Arıcılık işi yapmak isteyenlere devlet hibe ve kredi desteği vermeye devam ediyor. Arıcılık genel olarak kırsal kesimlerde yapılmaktadır ve kırsal kesimde arıcılığa % 70 hibe veriliyor. Arıcılık besin olarak da faydalı bir yiyecek olduğu için pek çok ülkede de arıcılık mesleği ile uğraşmak isteyenlere destekler verilmektedir. Sizlerde arıcılık işi ile uğraşmak istiyorsanız arıcılık hibe desteği imkânlarından yararlanabilirsiniz. Devlet kurumları ve kamu bankaları aracılığı ile verilen hibe desteklerinden de faydalanabilirsiniz.

Devlet tarafından Tarım Kredi Kooperatifleri ve Ziraat Bankası Bakanlar Kurulu çiftçilere ve hayvancılık ile uğraşmak isteyenlere kredi desteği vermesi için görevlendirilmiştir. Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu ile de Avrupa Birliği anlaşmasından dolayı 2020 yılına kadar arıcılık işi ile uğraşanlara hibe destekleri verilmeye devam edecektir. Kırsal kesimde arıcılık işi ile uğraşmak isteyenlere arıcılık kredisi ve destek imkânları sunulmaktadır. Bunun için sadece belirlenmiş olan şartlara uygun olmanız gerekmektedir. Gerekli şartlara sağladığınızda kamu kurumlarından arıcılık kredisi alabilirsiniz ve arıcılık hibe desteklerinden faydalanabilirsiniz. Aracılık desteklerinden faydalanabilmek için arıların ve çiftçilerin de gerekli niteliklere sahip olması gerekiyor.

Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu arıcılık için destek imkânları sunmaktadır. TKDK’ dan %70 hibe desteği almak isteyenlerin TKDK tarafından belirtilen şehirlerde yaşıyor olması gerekmektedir. Bu iller Afyonkarahisar, Ağrı, Aksaray, Amasya, Ankara, Ardahan, Aydın, Balıkesir, Burdur, Bursa, Çanakkale, Çankırı, Çorum, Denizli, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Giresun Hayat, Isparta, Kahramanmaraş, Karaman, Kars, Kastamonu, Konya, Kütahya, Malatya, Manisa, Mardin, Mersin, Muş, Nevşehir, Ordu, Samsun, Sivas, Şanlıurfa, Tokat, Trabzon, Uşak, Van, Yozgat. Eğer sizlerde yukarıda verilen 42 farklı ilde yaşıyorsanız TKDK tarafından verilen arıcılık hibe desteğinden Faydalanabilirsiniz. İşleme, üretim, pazarlama gibi faaliyetler için de hibe desteği sağlanmaktadır. Hibeler aralıklarla verilmekte olup ilanlar ve çağrılar TKDK tarafından yapılmaktadır.  https://www.tkdk.gov.tr/UyeOl adresine girerek TKDK kurumuna üye olursanız tüm çağrılardan ilk siz haberdar olabilirsiniz.

Destekler hakkında daha detaylı bilgi almak, çağrı dönemlerini ve başvuruları kaçırmamak için uzman ekiplerle işbirliği yapmanız sizin avantajınıza olacaktır.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

İş Hayatında Cesaret Bir Numaralı Faktör

Bursa’da 5 yıl önce aldığı 30 bin liralık hibe desteğiyle kendi peyzaj firmasını kuran ve sadece iki bahçıvanla iş hayatına başlayan Yeşim Altınkaya şimdi 24 bahçıvanla kentteki üç organize sanayi bölgesinin, birçok fabrikanın ve sitelerin yeşil alanlarının bakım işlerini üstleniyor. Daha önce ziraat teknikeri olarak bitki üretim tesisleri ve peyzaj firmalarında çalışan Yeşim Altınkaya, KOSGEB desteği alarak kendi iş yerini açan bir kadın girişimciyle tanışmasının ardından “Neden ben de yapmıyorum” diyerek, peyzaj firmasını kurmaya karar verdi ve KOSGEB girişimcilik desteğine müracaat ederek, 30 bin lira hibe desteği almaya hak kazandı.
Peyzaj firmasını kuran ve ilk zamanlarda kazma, kürek ve bitkilerini alıp iki bahçıvanla toplu taşıma araçlarını kullanarak, fabrika bahçelerinin düzenlemelerini yapmaya giden Yeşim Altınkaya, şimdi 24 çalışanıyla Bursa’daki organize sanayi bölgelerinin yeşil alanlarını güzelleştiriyor. Yeşim Altınkaya yaptığı açıklamada, en son çalıştığı firmadan ayrıldıktan sonra 1-2 yıl boş kaldığını, çalışmadığını ifade etti. Boş kaldığı dönemde eski müşterilerin aramaya devam ettiğini söyleyen Yeşim Altınkaya, “Müşteriler, ‘Çalışmaya devam edelim, çiçeklerimizin dikilmesi, bahçelerimizin düzenlenmesi gerekiyor’ diye beni aradılar. Bir firmaya teklif verdim. Firma, teklifi kabul edince bir tanıdık bahçıvanla kendilerinin bahçesini yaptım. Bahçeyle baştan sona kadar tek başıma kendim ilgilendim. Projelerin hazırlanmasından bitkilerin teminine, uygulamaya kadar her şeyi kendim yaptım ve bundan çok keyif aldım. Daha sonra bu yolda ilerlemeye, kendi işimi yapmaya karar verdim.” Açıklamasında bulundu.
Bu sırada bir kadın girişimciyle tanıştığını anlatan Yeşim Altınkaya, “Tanıştığım bayan KOSGEB girişimcilik desteğiyle kendi iş yerini açtığını anlattı. Onun konuşmasından çok etkilendim, heyecanlandım ve ‘Neden ben de yapmıyorum’ diye düşündüm. O güne kadar böyle bir destek verildiğinden haberdar değildim. Hemen araştırdım, şansıma çok yakın bir zamanda girişimcilik eğitiminin olduğunu öğrendim. Hemen başvurdum ve başvurum kabul edildi. Böylece 2012’nin temmuz ayında KOSGEB girişimcilik desteğiyle firmamı kurdum. İlk yerim 800 metrekare alan üzerine kuruluydu. Burası küçük ve yetersiz gelmeye başlayınca 2016’da 2 bin metrekarelik geniş bir alana taşındık. Çeşitli firmaların, sitelerin, fabrikaların bahçe bakım işlerini yapıyoruz. Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi, Hasanağa Organize Sanayi Bölgesi ve Demirtaş Organize Sanayi Bölgesinin komple yeşil alanlarının bakımlarıyla biz ilgileniyoruz. Bunun yanında sitelerle de çalışıyoruz. İç ve dış mekân süs bitkileri, fidan, çiçek, meyve ağacı gibi bahçeyle ilgili her türlü şeyin satışını yapıyoruz.” İfadelerini kullandı.
Yeşim Altınkaya, 2012’de işini kurduğunda aracının, malzemelerinin olmadığını söyleyerek, “Sadece 2 bahçıvanım vardı. Anlaştığımız firmalara, fabrikalara otobüslerle gidip geliyorduk. Kazmamızı, küreğimizi metrolarda, otobüslerde taşıyorduk. İşler biraz daha ilerleyince araç satın aldım. İşimi daha iyi yapmaya başladım.” dedi. Şu anda 24 kişiye istihdam sağladığını ve ağırlıklı olarak sanayi bölgelerinde olan 35 firmayla çalıştığını belirten Yeşim Altınkaya, “İş hayatında cesaret, bir numaralı faktör. Bu yolda risk almak ve geri adım atmamak gerekiyor. Hayallerin peşinden gidilerek başarıya ulaşılabilir.” Diyerek tüm girişimcilerimize yol gösterdi.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr