Hukuk Fakültesi Öğrencisinin Solucan Gübresi Hikâyesi!

Kızıltepe ilçesinde yaşayan Kurul, çevresindekilerin “solucan ne ki gübresi ne olsun”, “mide bulandırıcı iş” sözlerine aldırmadan başladığı solucan gübre üretimi işini büyütüp geliştirdi.  Önce kendi tarlaları için evlerinin altındaki depoda oluşturduğu tesiste, yaklaşık 1 yıl önce solucan gübresi üretmeye başlayan Kurul, işini büyüterek, 50 bin olan solucan sayısını yaklaşık 2 milyona yükseltti. Aylık 5 ton gübre üretimi gerçekleştiren Kurul, talebe göre üretim miktarını artırmak istiyor. Kurul yaptığı açıklamada, artan hastalıklar üzerine bir araştırma yaptığını, kimyasal gübreden kaynaklanan hastalıkların son zamanlarda çoğaldığını belirlediğini söyleyerek, organik gübrenin toprak, bitki ve insana faydalarının olduğunu söyledi. Toprağı çok sevdiğini, toprağın yeniden eski haline gelmesi için çalıştığını ifade eden Kurul, kimyasal gübrelerden dolayı toprağın bugün komada olduğunu, organik gübrenin toprağa enjekte edilerek, canlandırılması gerektiğini belirtti.

Organik gübre ile tanışan çiftçilerin yakın zamanda tamamen kimyasal gübreyi bırakacaklarını ifade eden Kurul, gübrenin verimliliği % 40 ile %70 oranında artırdığını üründe de 15-20 gün daha erken hasat alınabildiğini belirtti. Organik gübrenin toprağa olan faydasını herkese söylediğini, çiftçilerin de organik gübre üretebileceğini kaydeden Kurul, “Bir hukuk öğrencisi olarak üretim kararı verdiğimde çevrem olumsuz tepki gösterdi. Çünkü bu bölgemizde olmayan bir üretim. ‘Solucan ne ki gübresi ne olsun’ ve ‘mide bulandırıcı bir iş’ diyenler oldu. Olumsuz şekilde eleştirenler şimdi gelip işi daha da büyütmeyi bana teklif ediyorlar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın organik gübre ile ilgili açıklamalarının kendisini daha motive ettiğini söyleyen Kurul, “Bununla ilgili devletimiz çok büyük destek imkânları sunuyor. 15 Ekim’de Rizeliler çaylarını tamamen organik gübre ile üretecek” açıklamasında bulundu.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Kitlesel Fonlama Yasası Çıkıyor!

Gelişen dünyada kitlesel fonlama, internet devriminin popülerleştirdiği bir fonlama modeli. Bu model ile projeniz ya da vaadiniz için gereken sermayeyi, küçük paylar halinde destekçilerinizden topluyorsunuz. Dünyadaki hacmi 35 milyar dolara ulaşan “kitle fonlaması” tasarısı ekimde Meclis’e geliyor. Projesi olup da sermayesi olmayan küçük işletmeler için yaşama geçirilecek yeni nesil fonlama sistemi ile girişimcilerin daha geniş kitlelere hitap etmesi sağlanacak.  İnternet sistemi üzerinden ortaklık kurulabileceği için gereken para online topluluktan da elde edilebilecek. Bu yöntemle firmaların banka kredisine ulaşmada yaşadığı sıkıntıların da önüne geçilmiş olacak. Kredi çekmeye ihtiyaçları olmayacak. Yenilikçi fikirler, projeler internet üzerinden online olarak vatandaşlarca finanse edilebilecek. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, ekim ayında Meclis’e gidecek tasarının kitle fonlaması, Ar-Ge-inovasyon ve girişimcilik ekosistemini güçlendirmeye yönelik birçok konuyu kapsayacağını ifade etti.

Hazine kitlesel fonlamayı düzenleyecek mevzuat ve altyapıya ilişkin kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdi. Türkiye’deki sistemde kitlesel fonlama siteleri, ödül karşılığı fonlama ya da hibe yoluyla fonlama şeklinde çalışıyor. Hisse veya borçlanma karşılığı fonlama ise bankacılık, sermaye piyasaları ve ticaret hukuku düzenlemelerinden kaynaklı nedenlerle yasal nedenlerden dolayı yapılamıyor.

Yasal düzenlemenin yaşama geçmesi ile birlikte Türkiye, ABD ve İngiltere’den sonra kitle fonlamasını mevzuatına dahil eden üçüncü ülke olacak. Projesi olup da projeyi hayata geçirecek parası olmayan küçük işletmelere destek verecek bu sistemle internet üzerinden ortaklıklar kurulabilecek. Belli platformlar kitle fonlaması için görevlendirilecek. Girişimci şirketler ve proje sahipleri bu platform üzerinden para toplayabilecek. Fonlama platformlarının işlettikleri internet siteleri vasıtasıyla geniş kitlelere erişilebilecek. Kitlesel fonlama (crowdfunding) ya da kitle fonlaması bireysel yatırımcılar, aile ya da arkadaşların işbirliğiyle internet üzerinden önerilen bir girişime, projeye sermaye toplamasını sağlayan bir fonlama yöntemi. Sistem fon karşılıklarına göre ödül, hisse ve borçlanma (kredi) karşılığı olmak üzere üç şekilde çalışıyor. Fonlamada şirketlerin değil girişimcilerin projelerinin finanse edilmesi söz konusu.

Peki bu sistem nasıl çalışıyor dersek öncelikle kitlesel fonlama siteleri üzerinden projeler yayımlanır. Proje fonlamaya açılmadan site ziyaretçilerinden proje ile ilgili yorumları alınır. Başarıya ulaşabilecek projeler fonlamaya açılır. Bireysel destekçiler ödül, kredi veya hisse vaadi karşılığında projeye destek olmak amacıyla belli bir bedel ödeyerek finansman desteğinde bulunurlar. Eğer proje öngörülen sürede hedef rakama ulaşırsa, platform sahibi komisyonunu alarak fonu proje sahibine aktarır. Böylece hem proje sahipleri projelerini hayata geçirmek için yeterli sermayeyi elde eder hem de proje daha büyük hedef kitlelerine ulaşarak yatırımcılar da kar elde etme şansına sahip olur.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Gelişen dünyada kitlesel fonlama, internet devriminin popülerleştirdiği bir fonlama modeli. Bu model ile projeniz ya da vaadiniz için gereken sermayeyi, küçük paylar halinde destekçilerinizden topluyorsunuz. Dünyadaki hacmi 35 milyar dolara ulaşan “kitle fonlaması” tasarısı ekimde Meclis’e geliyor. Projesi olup da sermayesi olmayan küçük işletmeler için yaşama geçirilecek yeni nesil fonlama sistemi ile girişimcilerin daha geniş kitlelere hitap etmesi sağlanacak.  İnternet sistemi üzerinden ortaklık kurulabileceği için gereken para online topluluktan da elde edilebilecek. Bu yöntemle firmaların banka kredisine ulaşmada yaşadığı sıkıntıların da önüne geçilmiş olacak. Kredi çekmeye ihtiyaçları olmayacak. Yenilikçi fikirler, projeler internet üzerinden online olarak vatandaşlarca finanse edilebilecek. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, ekim ayında Meclis’e gidecek tasarının kitle fonlaması, Ar-Ge-inovasyon ve girişimcilik ekosistemini güçlendirmeye yönelik birçok konuyu kapsayacağını ifade etti.

Hazine kitlesel fonlamayı düzenleyecek mevzuat ve altyapıya ilişkin kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdi. Türkiye’deki sistemde kitlesel fonlama siteleri, ödül karşılığı fonlama ya da hibe yoluyla fonlama şeklinde çalışıyor. Hisse veya borçlanma karşılığı fonlama ise bankacılık, sermaye piyasaları ve ticaret hukuku düzenlemelerinden kaynaklı nedenlerle yasal nedenlerden dolayı yapılamıyor.

Yasal düzenlemenin yaşama geçmesi ile birlikte Türkiye, ABD ve İngiltere’den sonra kitle fonlamasını mevzuatına dahil eden üçüncü ülke olacak. Projesi olup da projeyi hayata geçirecek parası olmayan küçük işletmelere destek verecek bu sistemle internet üzerinden ortaklıklar kurulabilecek. Belli platformlar kitle fonlaması için görevlendirilecek. Girişimci şirketler ve proje sahipleri bu platform üzerinden para toplayabilecek. Fonlama platformlarının işlettikleri internet siteleri vasıtasıyla geniş kitlelere erişilebilecek. Kitlesel fonlama (crowdfunding) ya da kitle fonlaması bireysel yatırımcılar, aile ya da arkadaşların işbirliğiyle internet üzerinden önerilen bir girişime, projeye sermaye toplamasını sağlayan bir fonlama yöntemi. Sistem fon karşılıklarına göre ödül, hisse ve borçlanma (kredi) karşılığı olmak üzere üç şekilde çalışıyor. Fonlamada şirketlerin değil girişimcilerin projelerinin finanse edilmesi söz konusu.

Peki bu sistem nasıl çalışıyor dersek öncelikle kitlesel fonlama siteleri üzerinden projeler yayımlanır. Proje fonlamaya açılmadan site ziyaretçilerinden proje ile ilgili yorumları alınır. Başarıya ulaşabilecek projeler fonlamaya açılır. Bireysel destekçiler ödül, kredi veya hisse vaadi karşılığında projeye destek olmak amacıyla belli bir bedel ödeyerek finansman desteğinde bulunurlar. Eğer proje öngörülen sürede hedef rakama ulaşırsa, platform sahibi komisyonunu alarak fonu proje sahibine aktarır. Böylece hem proje sahipleri projelerini hayata geçirmek için yeterli sermayeyi elde eder hem de proje daha büyük hedef kitlelerine ulaşarak yatırımcılar da kar elde etme şansına sahip olur.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Gelişen dünyada kitlesel fonlama, internet devriminin popülerleştirdiği bir fonlama modeli. Bu model ile projeniz ya da vaadiniz için gereken sermayeyi, küçük paylar halinde destekçilerinizden topluyorsunuz. Dünyadaki hacmi 35 milyar dolara ulaşan “kitle fonlaması” tasarısı ekimde Meclis’e geliyor. Projesi olup da sermayesi olmayan küçük işletmeler için yaşama geçirilecek yeni nesil fonlama sistemi ile girişimcilerin daha geniş kitlelere hitap etmesi sağlanacak.  İnternet sistemi üzerinden ortaklık kurulabileceği için gereken para online topluluktan da elde edilebilecek. Bu yöntemle firmaların banka kredisine ulaşmada yaşadığı sıkıntıların da önüne geçilmiş olacak. Kredi çekmeye ihtiyaçları olmayacak. Yenilikçi fikirler, projeler internet üzerinden online olarak vatandaşlarca finanse edilebilecek. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, ekim ayında Meclis’e gidecek tasarının kitle fonlaması, Ar-Ge-inovasyon ve girişimcilik ekosistemini güçlendirmeye yönelik birçok konuyu kapsayacağını ifade etti.

Hazine kitlesel fonlamayı düzenleyecek mevzuat ve altyapıya ilişkin kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdi. Türkiye’deki sistemde kitlesel fonlama siteleri, ödül karşılığı fonlama ya da hibe yoluyla fonlama şeklinde çalışıyor. Hisse veya borçlanma karşılığı fonlama ise bankacılık, sermaye piyasaları ve ticaret hukuku düzenlemelerinden kaynaklı nedenlerle yasal nedenlerden dolayı yapılamıyor.

Yasal düzenlemenin yaşama geçmesi ile birlikte Türkiye, ABD ve İngiltere’den sonra kitle fonlamasını mevzuatına dahil eden üçüncü ülke olacak. Projesi olup da projeyi hayata geçirecek parası olmayan küçük işletmelere destek verecek bu sistemle internet üzerinden ortaklıklar kurulabilecek. Belli platformlar kitle fonlaması için görevlendirilecek. Girişimci şirketler ve proje sahipleri bu platform üzerinden para toplayabilecek. Fonlama platformlarının işlettikleri internet siteleri vasıtasıyla geniş kitlelere erişilebilecek. Kitlesel fonlama (crowdfunding) ya da kitle fonlaması bireysel yatırımcılar, aile ya da arkadaşların işbirliğiyle internet üzerinden önerilen bir girişime, projeye sermaye toplamasını sağlayan bir fonlama yöntemi. Sistem fon karşılıklarına göre ödül, hisse ve borçlanma (kredi) karşılığı olmak üzere üç şekilde çalışıyor. Fonlamada şirketlerin değil girişimcilerin projelerinin finanse edilmesi söz konusu.

Peki bu sistem nasıl çalışıyor dersek öncelikle kitlesel fonlama siteleri üzerinden projeler yayımlanır. Proje fonlamaya açılmadan site ziyaretçilerinden proje ile ilgili yorumları alınır. Başarıya ulaşabilecek projeler fonlamaya açılır. Bireysel destekçiler ödül, kredi veya hisse vaadi karşılığında projeye destek olmak amacıyla belli bir bedel ödeyerek finansman desteğinde bulunurlar. Eğer proje öngörülen sürede hedef rakama ulaşırsa, platform sahibi komisyonunu alarak fonu proje sahibine aktarır. Böylece hem proje sahipleri projelerini hayata geçirmek için yeterli sermayeyi elde eder hem de proje daha büyük hedef kitlelerine ulaşarak yatırımcılar da kar elde etme şansına sahip olur.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Aldığı Hibeyle Yapamazsın Diyenlere İnat Yaptı!

Kırklareli’nin Babaeski ilçesinde, 2 torun sahibi 51 yaşındaki Şadiye Sayınsöz, 5 yıl önce ev hayatından sıkıldığı dönemde Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı’ndan aldığı hibe ile açtığı restoranla iş hayatına patron olarak devam ediyor. İki çocuğu, iki de torunu bulunan Şadiye Sayınsöz, 5 yıl önce ailesine destek olmak ve bir meşgale bulmak için kolları sıvadığı anda gözü, evinin karşısında asılı bulunan ve KOSGEB‘in desteklerini anlatan pankarta takıldı. Pankartı inceleyen ve daha sonra KOSGEB’e giden Şadiye Sayınsöz, burada yetkililere projelerini anlattı ve eğitimlere katıldı. Eğitimleri başarıyla bitiren Şadiye Sayınsöz, aldığı destekle ilçede yöresel yemeklerin sunulduğu bir lokanta açtı. Açtığı lokantayla 7 kadına iş yerinde istihdam sağladı. Kısa sürede lezzetli yemekleriyle ilçenin marka işletmelerinden biri olan Şadiye Sayınsöz’ün, mutfağı Babaeskilileri lezzetli ev yemekleriyle buluşturmaya, cesareti ise kadın girişimcileri yüreklendirmeye devam ediyor. Şadiye Sayınsöz yaptığı açıklamada, hiçbir zorluktan yılmadan, “yapamazsın” diyenlere inat, kendi iş yerini açtığını söyledi.

KOSGEB hibe desteğinin iş hayatına atılması açısından çok önemli olduğunu söyleyen Şadiye Sayınsöz, “Bir işe yaramak çok güzel. Evinize bir katkınızın olması ve bir kadın olarak bir şey yapmanın mutluluğu apayrı. Ev hanımlığının hiçbir niteliği yok. Evde her şeyi yapıyorsun ama iş hayatı çok farklı bir şey. Ben hem anne hem anneanne hem de patronum. Ben bu işe gireceğim zaman birçok kişi bana ‘yapamazsın, batarsın, rezil olursun’ diye söylemlerde bulundular. Yapamazsın diyenlere inat, yaptım.” diye ifade etti. Kadınların her işi başarabileceğine dikkat çeken Şadiye Sayınsöz, her insanın hayallerinin peşinden gitmesi gerektiğini söyledi. Başarının kolay kazanılamayacağına işaret eden Şadiye Sayınsöz, “Bir şeyi başarmak kolay olmuyor. Biraz araştırmacı girişimci olmalıyız. Benim şu an aldığım övgüler, beni mutlu etmeye yetiyor. Hem kendi ailemin bütçesine katkı sağlıyorum hem de yanımda çalışan kadınları istihdam ediyorum. 46 yaşından sonra patron oldum. Laf olsun diye hiçbir şey yapılmamalı. Ben böyle yaptım ve başarılı oldum. Halen hep bir araştırma içerisindeyim.” Toplumun ve ailesinin kendisine bakış açısının da değiştiğini söyleyen Şadiye Sayınsöz, torunlarına zaman ayıramamanın üzüntüsünü yaşadığını belirtti. Şadiye Sayınsöz, restoranda günlük 500 kişiye yaklaşık 20 çeşit yemek ve 10 çeşit tatlıyla hizmet sunduğunu sözlerine ekledi.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Eğitimi Tamamladı Hibe Aldı Patron Oldu!

Sivas’ta KOSGEB uygulamalı girişimcilik eğitimi kurslarına katıldıktan sonra devlet hibe desteklerinden yararlanan Miyase Kozani, aldığı hibeyle kafe açarak esnaflık hayatına başladı. Sivas Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliğinden (SESOB) yapılan yazılı açıklamaya göre, yıllarca farklı farklı yerlerde çalışan Miyase Kozani, uygulamalı girişimcilik eğitimlerini tamamladıktan sonra KOSGEB’den destek alarak kendi kafesini açtı. Örtülüpınar Mahallesi’ndeki kafenin açılış törenine katılan SESOB Başkanı Beşir Köksal, ev hanımlarının girişimci olmasının ve destek alarak iş yeri açmasının çok anlamlı ve gurur verici olduğunu belirtti.

KOSGEB kurslarının faydalı olduğunu ve kurslara katılanların projeler hazırlayarak devlet desteği ile iş yeri açtığına dikkat çeken Beşir Köksal, yıllarca başkalarının yanında çalışan ve projeden faydalanarak kendi iş yerini açan girişimci işletmeci Miyase Kozani’yi tebrik etti. Beşir Köksal, okunan duanın ardından iş yerinin açılışını gerçekleştirdi. İş yeri sahibi 41 yaşındaki Miyase Kozani ise, KOSGEB desteğini de alarak kafe sektöründe hizmet vermeye başladığını ifade ederek, açılışa katılan ve destek olan Beşir Köksal’a teşekkür etti.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

İhracatı Teşvik İçin Şartsız Koşulsuz Hibe!

Ekonomi Bakanlığı, ihracat amaçlı yurtdışına çıkan firmalara, seyahat, ofis, depo, mağaza, kirası ve tanıtım giderlerini de kapsayan yılda 2 milyon $’a kadar hibe desteği sağlıyor. Ancak KOBİ’lerin çoğu bundan haberi yok. Ekonomi Bakanlığı’nın ihracat yapan firmalara özel teşvik çalışmaları her geçen gün genişleyip artıyor. Son rakamlara göre devletin ödediği ihracatın teşvik rakamı yıllık 1 milyar doları geçiyor. İhracatı teşvik destekleri kapsamında firmalar bir yıl içerisinde 1,5-2 milyon dolara varan oranlarda geri ödemesiz hibe desteğinden faydalanabiliyor. İhracatı Geliştirmeye Yönelik Hibe Destekleri kapsamında dünyaya açılmak isteyen firmalara 8 ayrı destek imkânı veriliyor.

“Üstelik bu desteklerden faydalanabilmek için, firmanın büyüklüğünün, küçüklüğünün, çalışan sayısının, firma sahiplerinin yerli ya da yabancı olmasının, ihracat rakamının azlığı veya çokluğu ya da KOBİ olmasının hiçbir önemi yok” diyen KOBİ Türkiye Genel Müdürü Koray Aksu, “Bugün şirketini yeni kurmuş, ama 1 hafta sonra ihracat amaçlı yurtdışı iş seyahatine çıkan firmaya da yurtdışı iş seyahati teşviki veriliyor, 10 yıllık firmada bu teşvikten faydalanabiliyor.  Ayrıca her firmaya eşit limit oranlarla da destek sağlanıyor” açıklamasını yaptı. En çok kullanılan yurtdışı seyahat desteği ile ilgili örnek veren Koray Aksu “Örneğin yurtdışına bir müşterinizi ziyarete gittiniz ya da pazar araştırmaya gittiniz veya katılımcısı olmadığınız bir fuara gittiniz. Her şekilde bu bir yurtdışı iş seyahatidir ve buradaki harcamalarınızın % 70’i devlet tarafından hibe olarak geri ödenir. Devlet, uçak biletinizi, otel konaklamanızı, hatta araç kiralamanızı da destek kapsamına alıyor.” Sözleriyle yatırımcılara her türlü desteği vereceklerini belirtti.

Teşviklerden yaralanmak isteyen şirketlere 15 yıldır danışmanlık hizmeti veren Koray Aksu’ya göre teşvikler her geçen gün genişlerken firmaların büyük çoğunluğunun bu desteklerden haberi yok. Koray Aksu, yaptırdıklarıyla bir araştırmayla ulaştıkları çarpıcı sonuçları bizimle paylaşıyor: “İstanbul, Ankara ve İzmir genelinde OSB’lerde faaliyet gösteren 4 bin firmayla bir anket gerçekleştirdik ve 100 firmadan % 90’ının hiç teşvik kullanmadığı ortaya çıktı. Araştırmamıza katılan firmaların % 90’ının devletin vermiş olduğu bu desteklerden haberi bile yok. 2002-2012 döneminde firmalara sunulan teşvikler TL bazında yaklaşık üç kat artmış durumda.” Dedi.

Türkiye’deki işletmelerin % 99’unu oluşturan KOBİ’ler ekonominin belkemiği, kalkınmanın temel taşını oluşturuyor. Koray Aksu, Türkiye istihdamın % 75’ini, ihracatının ise % 55- 60’ını yapan KOBİ’lerin bu desteklerden yararlanmasının ekonomi için büyük önem taşıdığını söyledi.  Koray Aksu, “Firmalar bürokrasiyle, mevzuatla, evrakla, formla, uğraşmak istemedikleri için zorlanıyor. Biz bu noktada, tüm evrak işlemlerini yaptığımız için ciddi anlamda, firmalarımızı iş yükünden kurtarmış oluyoruz.” İfadelerini kullandı. İhracat yapacak şirketlerin alabilecekleri teşvikler ise yutduşı seyahat harcamaları, yurtdışı pazar raporları harcamaları, e-ticaret sitelerine üyelik ile ilgili harcamalar, kalite belgelendirme ve test analiz raporları ve sertifikalandırma harcamaları, yurtdışında ofis-depo-mağaza-showroom-reyon, kiosk kira harcamaları, yurtdışı markalaşma harcamaları, yurtdışı tanıtım harcamaları ve yurtdışı fuar harcamalarını kapsamaktadır.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Hibe Alarak Kazandığı Parayla Çocuklarını Okutuyor!

Van’ın Gevaş ilçesinde devletten aldığı hibeyle arıcılık yapmaya başlayan Remziye Canbey, yılda ortalama 3 ton bal üretip satıyor. Gevaş ilçesinde yaşayan 8 çocuk annesi Remziye Canbey, Van Gölü kıyısında özenle yetiştirdiği arılardan elde ettiği balı, başta İstanbul olmak üzere Türkiye’nin çeşitli illerine göndererek ailesinin geçimine büyük katkı sağlıyor. Girişimci Remziye Canbey, eşinden öğrendiği arıcılık mesleğini geliştirmek ve üretim kapasitesini artırmak için hazırladığı projeyi “Arıcılık IPARD I” programı kapsamında Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu’na sundu. 86 bin 817 liralık projesi incelemelerin ardından kabul edilen ve 43 bin 408 lira hibe alma hakkı elde eden Remziye Canbey, arı kovanları ve donanım satın alarak üretim yapmaya başladı. Mesleğe başlamasında kendisine destek veren eşiyle bitki varlığının geniş olduğu bölgede arıcılık yapan Remziye Canbey, yılda 3 ton bal satıyor.

Remziye Canbey, arıcılık mesleğini geliştirmek için proje hazırlayarak TKDK‘ya sunduğunu belirtti. Arıcılığı çok sevdiğini ve bir şey üretebilmenin mutluluğunu yaşadığını söyleyen 8 çocuk annesi Remziye Canbey, oğullarından 2’sinin üniversite ve birinin lisede okuduğunu, okul masraflarını bal satarak karşıladığını anlattı. Tüm varlığının beslediği arılar olduğunu ifade eden Remziye Canbey, “Çalışmayı çok seviyorum ve bu işi bırakmayı düşünmüyorum. Eşim de bu konuda bana çok büyük destek veriyor. Allah TKDK’dan razı olsun. Projemizi kabul ederek bize destek verdiler. Kurduğum işten kazandığım parayla çocuklarımı okutuyorum. Onları geleceğe hazırlıyorum.” Açıklamasını yaptı.

Ben evde oturan diğer kadınlara da evlerinden çıkarak çalışma hayatına atılmalarını tavsiye ediyorum. Bu konuda devletimiz de çok büyük destek imkânları sunuyor. Onların da bu desteklerden faydalanarak kendi işlerini kurmalarını, üretim yapmalarını istiyorum.” Dedi. Remziye Canbey ‘in eşi Necmettin Canbey de “Bizim bölgemizde bazı insanlara, bayanların erkek işlerinde çalışması farklı geliyor ama ben böyle düşünmüyorum. Böyle fikirlere de kesinlikle karşıyım. Çalışmada erkeklerle kadınlar arasında bir fark görmüyorum. Kadınlar da bu konuda çok başarılı. Evde oturan diğer kadınlara da kendi işlerini kurmalarını tavsiye ediyorum. Eşimle aynıyız, farkımız yok. Evde de arıcılıkta da tarlada da eşimle birlikte çalışıyoruz. Aramızda bir ayrım yok. En büyük destekçim eşim.” Diyerek eşiyle gurur duyduğunu ve onu hep destekleyeceğini ifade etti.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Bu Projeyle Hayvan Yetiştiricileri Amsterdam’a Gidecek!

İstanbul’da kendilerine ait tıp merkezinde dâhiliye uzmanı olan Bayram Doğan ile hemşire eşi Gökay Doğan, mesleklerini bırakıp, stresten uzak yaşam sürmek için 2012 yılında Erzincan’a yerleşti. Süt sığırı yetiştiriciliği yapmaya karar veren çift, 2014 yılında ise Üzümlü ilçesi Denizdamı köyünde 42 bin metrekarelik arazi satın aldı. Bayram ve Gökay Doğan, başlarda küçük bir çiftlik kurma hayaliyle çıktıkları yolda,  oluşturdukları modern tesisle yatırımcılara örnek oldu. Erzincan Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliğince hazırlanan  “Hayvancılık Sektörünü Kayıt Altına Alıyoruz” projesi kapsamında mesleki eğitim alan 100 kadın da tesisteki proje gezisine katılım sağladı. Süt sığırı yetiştiriciliği konusundaki eğitimlerinin uygulamasını burada yapan kadınlara, sağım teknolojileri, buzağı bakım ve beslenmesi ile ahırdaki sistemlerle ilgili bilgiler verildi.

Gökay Doğan yaptığı açıklamada, kurdukları çiftlikte 340 hayvanın bulunduğunu ifade etti. Şehir hayatının stresine dikkat çeken Gökay Doğan “Şehir hayatından sıkıldığımız için böyle bir işe başladık. Burada süt üretimiyle ilgileniyoruz. Bayanlar işlerinde daha dikkatli ve titiz davranıyor. Hayvanların da aslında bu tür titizliğe ve dikkate ihtiyaçları kesinlikle var.  Çünkü hastalıkların oluşumunu, beslenmesini iyi gözlemlediğiniz zaman çok iyi süt verimi elde edebilirsiniz. Bu nedenle bayanların bu işte erkeklere oranla daha başarılı olabileceklerini düşünüyorum. Bayram Doğan da hayvanlar için yıllık ihtiyaçlarını belirleyerek tarlaya ekim yaptıklarını, işçilerle hasat çalışmasına katıldığını ifade etti.

Kendi arazilerine ektikleri ürünlerle ihtiyacın ancak %50’sini karşılayabildiklerini belirten Bayram Doğan, “Ekilen ürünlerin başında mısır silajı geliyor. Paketlenmiş mısırın maliyeti çok yüksek olduğu için bunu kendi ovamızdan karşılamak istiyoruz. Ancak su sorunu ve bölgede artan hayvancılık nedeniyle istediğimiz verimi elde edemiyoruz.” diye konuştu. Kursiyerlerden Songül Ekmez de bugüne kadar hayvancılık konusunda doğru bildiklerinin yanlış olduğunu kurs sayesinde öğrendiğini söyledi. Songül Ekmez, “Kurstan sonra baktığımız hayvanların sağımı olsun, beslenmesi olsun, hastalıkları olsun, bunlar konusunda daha bilinçli olacağız. Şu an gezdiğimiz tesis, gerçekten Erzincan’da bir numara. Her yönden güzel. İlerleyen zamanlarda kendimi daha çok geliştirip, böyle bir tesis kurmak istiyorum.” Açıklamasında bulundu.

Kursiyer eğitmenlerinden veteriner Mesut Özdemir ise proje kapsamında 100 kadın yetiştiriciye 20 gün boyunca süt sığırcılığı hakkında bilgiler verdiklerini belirtti. Mesut Özdemir, “Yuvayı dişi kuş yapar misali, onlara bu işi öğreterek 100 aileyi kurtarmanın derdine düştük. Kursun bitiminde kurayla belirlediğimiz 8 yetiştiricimiz, Hollanda Amsterdam’a gidecek ve oradaki daha modern çiftlikleri görme şansı elde edecekler. Bu memleketin kurtuluşu tarım ve hayvancılık üzerine olacaktır. Bizim çabamız, gayemiz bunun için. Yıllardan beri de bunun için çalışıyoruz.” Şeklinde açıklamalarda bulundu.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Arıcılık Hibe Desteğinden Nasıl Faydalanılır?

Arıcılık işi yapmak isteyenlere devlet hibe ve kredi desteği vermeye devam ediyor. Arıcılık genel olarak kırsal kesimlerde yapılmaktadır ve kırsal kesimde arıcılığa % 70 hibe veriliyor. Arıcılık besin olarak da faydalı bir yiyecek olduğu için pek çok ülkede de arıcılık mesleği ile uğraşmak isteyenlere destekler verilmektedir. Sizlerde arıcılık işi ile uğraşmak istiyorsanız arıcılık hibe desteği imkânlarından yararlanabilirsiniz. Devlet kurumları ve kamu bankaları aracılığı ile verilen hibe desteklerinden de faydalanabilirsiniz.

Devlet tarafından Tarım Kredi Kooperatifleri ve Ziraat Bankası Bakanlar Kurulu çiftçilere ve hayvancılık ile uğraşmak isteyenlere kredi desteği vermesi için görevlendirilmiştir. Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu ile de Avrupa Birliği anlaşmasından dolayı 2020 yılına kadar arıcılık işi ile uğraşanlara hibe destekleri verilmeye devam edecektir. Kırsal kesimde arıcılık işi ile uğraşmak isteyenlere arıcılık kredisi ve destek imkânları sunulmaktadır. Bunun için sadece belirlenmiş olan şartlara uygun olmanız gerekmektedir. Gerekli şartlara sağladığınızda kamu kurumlarından arıcılık kredisi alabilirsiniz ve arıcılık hibe desteklerinden faydalanabilirsiniz. Aracılık desteklerinden faydalanabilmek için arıların ve çiftçilerin de gerekli niteliklere sahip olması gerekiyor.

Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu arıcılık için destek imkânları sunmaktadır. TKDK’ dan %70 hibe desteği almak isteyenlerin TKDK tarafından belirtilen şehirlerde yaşıyor olması gerekmektedir. Bu iller Afyonkarahisar, Ağrı, Aksaray, Amasya, Ankara, Ardahan, Aydın, Balıkesir, Burdur, Bursa, Çanakkale, Çankırı, Çorum, Denizli, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Giresun Hayat, Isparta, Kahramanmaraş, Karaman, Kars, Kastamonu, Konya, Kütahya, Malatya, Manisa, Mardin, Mersin, Muş, Nevşehir, Ordu, Samsun, Sivas, Şanlıurfa, Tokat, Trabzon, Uşak, Van, Yozgat. Eğer sizlerde yukarıda verilen 42 farklı ilde yaşıyorsanız TKDK tarafından verilen arıcılık hibe desteğinden Faydalanabilirsiniz. İşleme, üretim, pazarlama gibi faaliyetler için de hibe desteği sağlanmaktadır. Hibeler aralıklarla verilmekte olup ilanlar ve çağrılar TKDK tarafından yapılmaktadır.  https://www.tkdk.gov.tr/UyeOl adresine girerek TKDK kurumuna üye olursanız tüm çağrılardan ilk siz haberdar olabilirsiniz.

Destekler hakkında daha detaylı bilgi almak, çağrı dönemlerini ve başvuruları kaçırmamak için uzman ekiplerle işbirliği yapmanız sizin avantajınıza olacaktır.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

İş Hayatında Cesaret Bir Numaralı Faktör

Bursa’da 5 yıl önce aldığı 30 bin liralık hibe desteğiyle kendi peyzaj firmasını kuran ve sadece iki bahçıvanla iş hayatına başlayan Yeşim Altınkaya şimdi 24 bahçıvanla kentteki üç organize sanayi bölgesinin, birçok fabrikanın ve sitelerin yeşil alanlarının bakım işlerini üstleniyor. Daha önce ziraat teknikeri olarak bitki üretim tesisleri ve peyzaj firmalarında çalışan Yeşim Altınkaya, KOSGEB desteği alarak kendi iş yerini açan bir kadın girişimciyle tanışmasının ardından “Neden ben de yapmıyorum” diyerek, peyzaj firmasını kurmaya karar verdi ve KOSGEB girişimcilik desteğine müracaat ederek, 30 bin lira hibe desteği almaya hak kazandı.
Peyzaj firmasını kuran ve ilk zamanlarda kazma, kürek ve bitkilerini alıp iki bahçıvanla toplu taşıma araçlarını kullanarak, fabrika bahçelerinin düzenlemelerini yapmaya giden Yeşim Altınkaya, şimdi 24 çalışanıyla Bursa’daki organize sanayi bölgelerinin yeşil alanlarını güzelleştiriyor. Yeşim Altınkaya yaptığı açıklamada, en son çalıştığı firmadan ayrıldıktan sonra 1-2 yıl boş kaldığını, çalışmadığını ifade etti. Boş kaldığı dönemde eski müşterilerin aramaya devam ettiğini söyleyen Yeşim Altınkaya, “Müşteriler, ‘Çalışmaya devam edelim, çiçeklerimizin dikilmesi, bahçelerimizin düzenlenmesi gerekiyor’ diye beni aradılar. Bir firmaya teklif verdim. Firma, teklifi kabul edince bir tanıdık bahçıvanla kendilerinin bahçesini yaptım. Bahçeyle baştan sona kadar tek başıma kendim ilgilendim. Projelerin hazırlanmasından bitkilerin teminine, uygulamaya kadar her şeyi kendim yaptım ve bundan çok keyif aldım. Daha sonra bu yolda ilerlemeye, kendi işimi yapmaya karar verdim.” Açıklamasında bulundu.
Bu sırada bir kadın girişimciyle tanıştığını anlatan Yeşim Altınkaya, “Tanıştığım bayan KOSGEB girişimcilik desteğiyle kendi iş yerini açtığını anlattı. Onun konuşmasından çok etkilendim, heyecanlandım ve ‘Neden ben de yapmıyorum’ diye düşündüm. O güne kadar böyle bir destek verildiğinden haberdar değildim. Hemen araştırdım, şansıma çok yakın bir zamanda girişimcilik eğitiminin olduğunu öğrendim. Hemen başvurdum ve başvurum kabul edildi. Böylece 2012’nin temmuz ayında KOSGEB girişimcilik desteğiyle firmamı kurdum. İlk yerim 800 metrekare alan üzerine kuruluydu. Burası küçük ve yetersiz gelmeye başlayınca 2016’da 2 bin metrekarelik geniş bir alana taşındık. Çeşitli firmaların, sitelerin, fabrikaların bahçe bakım işlerini yapıyoruz. Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi, Hasanağa Organize Sanayi Bölgesi ve Demirtaş Organize Sanayi Bölgesinin komple yeşil alanlarının bakımlarıyla biz ilgileniyoruz. Bunun yanında sitelerle de çalışıyoruz. İç ve dış mekân süs bitkileri, fidan, çiçek, meyve ağacı gibi bahçeyle ilgili her türlü şeyin satışını yapıyoruz.” İfadelerini kullandı.
Yeşim Altınkaya, 2012’de işini kurduğunda aracının, malzemelerinin olmadığını söyleyerek, “Sadece 2 bahçıvanım vardı. Anlaştığımız firmalara, fabrikalara otobüslerle gidip geliyorduk. Kazmamızı, küreğimizi metrolarda, otobüslerde taşıyorduk. İşler biraz daha ilerleyince araç satın aldım. İşimi daha iyi yapmaya başladım.” dedi. Şu anda 24 kişiye istihdam sağladığını ve ağırlıklı olarak sanayi bölgelerinde olan 35 firmayla çalıştığını belirten Yeşim Altınkaya, “İş hayatında cesaret, bir numaralı faktör. Bu yolda risk almak ve geri adım atmamak gerekiyor. Hayallerin peşinden gidilerek başarıya ulaşılabilir.” Diyerek tüm girişimcilerimize yol gösterdi.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr

Ev Hanımıyken Avrupa Standartlarında Çiftlik Kurdu

Diyarbakır’ın Bismil ilçesinde hayatını devam ettiren 44 yaşındaki ev hanımı Rukiye Sarıgül, devletten aldığı hibeyle 2 bin metrekare alana kurduğu çiftliğinde 50 büyükbaş hayvan yetiştiriyor. Çeltik köyünde yaşayan 2 çocuk annesi Hatice Sarıgül, çiftçilik yapan eşinin geliri geçimlerine yetmeyince çalışarak aile bütçesine katkı sağlamak istedi. Eşinin karşı çıkmasına rağmen ilk etapta 2 büyükbaş hayvan alarak yetiştiriciliğe başlayan Hatice Sarıgül, yaptığı araştırmalar sonucu Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumunca (TKDK) girişimcilere hibe desteği sunulduğunu öğrendi. Sunduğu proje TKDK tarafından onaylanan Hatice Sarıgül, 1 milyon 150 bin lira bütçeli projesi için % 60 hibe aldı.

Bu destekle 2 bin metrekare alana 3 yıl önce Avrupa Birliği standartlarına uygun dizayn edilen bir çiftlik kuran Hatice Sarıgül, bir süre sonra hayvan sayısını 50’ye çıkarttı. Hayvanlarına özenli bakan ve azmi ile başladığı girişimcilikte başarı sağlayan Hatice Sarıgül, başta kadınlar olmak üzere çevresindekilere de örnek oluyor. Hatice Sarıgül, yaptığı açıklamada, yörük bir aileye mensup olduğunu, evlendiğinde maddi imkânsızlıklar içinde yaşamını sürdürdüklerini ifade etti. Bütün gün çocuklarının bakımıyla ilgilendiğini söyleyen Hatice Sarıgül, “Evin bütçesine katkı sunmak için araştırma yaptım, eşime hayvancılık yapmak istediğimi söylediğimde, ‘Sen yapamazsın’ tepkisiyle karşılaştım. Aklıma koyduğum bu iş için devletin destek verdiğini öğrendiğimde proje hazırladım. Ev hanımıyken Avrupa standartlarında bir çiftliğin sahibiyim.” Açıklamasında bulundu.

Hatice Sarıgül, projesinin onaylanması ile devlet desteğiyle hayalindeki çiftliği kurduğunu belirtti. Çok çalıştığını, başardığını görünce eşinin de yardımcı olduğunu aktaran Hatice Sarıgül, zor bir iş yaptığına dikkat çekti. Ev hanımıyken Avrupa standartlarında bir çiftliğin sahibi olduğunu söyleyen Hatice Sarıgül, “TKDK bize sihirli değnek gibi dokundu. Devletimizin sayesinde iş kadını oldum. Onlar olmasaydı çiftliğimizi kuramazdık. Köylüler bana ‘Hanımağa’ diyor. Eşim ailemin reisidir, ama ben de üretmek çalışmak istiyorum. Azim olunca kadın ya da erkek fark etmiyor. Kadınlar da her şeyi başarabilir. Hayvanları da aynen çocuk gibi büyütüyorsunuz. Hayvana da özen ve sevgi gösteriyorum, büyüyor ve yetişiyor. Komşu köylerde yaşayanlar da yaptığım çiftliğin aynısını benden örnek alarak kurmaya çalışıyor.” Hatice Sarıgül, besiciliği zor olmasına rağmen severek yaptığını vurgulayarak, hedefinin bir çiftlik daha kurmak olduğunu kaydetti. Cesareti tüm ev hanımlara örnek oldu.

Kobi-Line Haber Merkezi
www.kobi-line.com.tr